29 Nisan 2011 Cuma
İşte 'Çılgın Proje'nin tam güzergahı
Başbakan, merak edilen 'çılgın projeyi' açıkladı. İşte Karadeniz'le Marmara'yı birleştirecek yaklaşık 50 kilometrelik kanalın güzergahı ve haritası.
Başbakan, merak edilen 'çılgın projeyi' açıkladı. Karadeniz'le Marmara'yı birleştirecek, yaklaşık 50 kilometrelik bir kanal açılacak. Avrupa yakası ada olacak. Kanal, Boğaz trafiğini rahatlatacak. Kanalın yıllık olarak en az 5 milyar dolar gelir getireceği belirtiliyor
Başbakan Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde dün düzenlenen "Türkiye Hazır Hedef 2023, İstanbul Hazır Hedef 2023" toplantısında, merakla beklenen ve 'Kanalistanbul' adını verdikleri projeyi kamuoyuyla paylaştı. Spekülasyonlara neden olmaması için kanalın yapılacağı yeri ve maliyetini gizli tutan Erdoğan, konuşmasının başında İstanbul'da geçmişte yaşanan sorunları hatırlattı.
ASIRLARDIR DÜŞLENİYORDU
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde "Gecesi sümbül kokan, Türkçesi bülbül kokan bir İstanbul" için 4.5 yıl gece gündüz çalıştıklarını belirten Erdoğan, 39 kişinin hayatını kaybettiği Ümraniye Çöplüğü'nü parka dönüştürdüklerini, Haliç'in çamurunu Alibeyköy'e taşıdıklarını belirterek, Alparslan, Osman Gazi, Fatih Sultan Mehmet, Mimar Sinan ve Mustafa Kemal Atatürk gibi isimlerin peşinden gittikleri hayalleri gerçeğe dönüştürdüklerini ifade eden Erdoğan, "Bütün büyük adımlar bir hayalle başlamıştır" dedi. "Bu muhteşem proje, benim olduğu kadar, arkadaşlarımın olduğu kadar, yüzlerce yıl öncesinde İstanbul'un idarecilerinin de bir hayalidir" diyen Başbakan Erdoğan, "Büyük Usta" tezahüratları eşliğinde konuştu ve Yahya Kemal'in "Deniz" ve Necip Fazıl'ın "Canım İstanbul" şiirlerini okudu. Programdan önce ekranda "Dünyada onlarca şehir var içinden nehir geçen / Ortasından deniz geçen yegane şehir var. İstanbul..." yazısı yer aldı.
ETÜT SEÇİM SONRASINDA
İstanbul Boğazı'ndaki tanker ile gemi trafiğinin bu kanala kaydırılacağını söyleyen ve "İçinden nehir geçen çok şehir var. Ama İstanbul, içinden iki deniz geçen tek şehir olacak" diyen Başbakan, projeyi şöyle anlattı:
"Proje; enerji, ulaştırma, bayındırlık, tarım, eğitim, istihdam, şehircilik, aile, konut, kültür, turizm projesi. En önemlisi bir çevre projesi. İstanbul'u ve İstanbul'un çevresini, tabiatı, denizi, su kaynaklarını, yeşili, hayvan ve bitki yaşamını koruma projesidir. Her türlü olumsuzluğu, haksızlığı önlemek adına, projenin tam olarak yeri ve maliyeti konusunu gizli tutmaya devam edeceğiz. Projenin yeri ve maliyeti, üç aşağı beş yukarı belirlenmiş durumdadır.
Projenin etüt çalışmaları 12 Haziran seçimlerinden sonra başlayacak ve 2 yıl sürecek. Bu çalışma sırasında yer ve maliyet açısından bazı değişiklikler olabilir.
Şu andan itibaren başlattığımız projemizle, İstanbul, artık içinden iki deniz geçen bir şehre dönüşüyor.
Panama kanalıyla, Süveyş ile Yunanistan'da Corinth Kanalı ile kıyas dahi kabul etmeyecek, yüzyılın en büyük projelerinden biri için bugün kolları sıvıyoruz. Kanaldan, bugün dünyadaki en büyük gemiler, 250-260 bin dwt'lik gemiler geçiyor, ama bizimkinden 300 bin dwt'lik gemiler geçebilecek.
Kanal üzerine inşa edilecek köprülerle kara ve demiryolu ulaşımının kesintisiz sağlanacak. Bu köprüler de kanala ayrı bir güzellik ve ayrı bir cazibe katacak. Üçüncü köprünün bağlantı yolları da buradan geçecek.
Proje, Boğaz trafiğini azaltmak ve Boğaz'daki tehlikeyi minimize etme amacını taşıyor. Şu anda İstanbul Boğazı'ndan, yılda yaklaşık 358 milyon 590 bin ton yük taşınıyor. Yılda yaklaşık 4 milyon ton LPG, 3 milyon ton kimyasal madde ve 139 milyon ton petrol taşınıyor.
3'ÜNCÜ KÖPRÜYE ENTEGRE
Bir medeniyet şehri olan İstanbul'da kültürel ve tarihi eserler tehdit altında. Boğaz ve çevresinde yaşayan, çalışan 2 milyona yakın insan tehdit altında. Boğaz'da ve Marmara'da, gemi trafiği nedeniyle doğal yaşam aynı şekilde tehdit altında. Zaman zaman meydana gelen kazalar, Boğaz'ı adeta bir cehenneme çevirdi. Türkiye milli gelirinin yüzde 40'ını sağlayan İstanbul'u, böyle büyük bir tehditten kurtarıyor. Kanal İstanbul ile Boğaz Boğaz yük trafiğini tamamen sona erdiriyor.
İstanbul Boğazı, tarihin ve geleceğin iç içe yaşanacağı, su sporlarının yapılacağı, kent içi ulaşımın kolaylaşacağı bir tabiat harikası olarak eski günlerine geri dönecek. Marmara'da demirleyen gemilerden artık büyük oranda kurtuluyoruz. Boğaz'ın hemen ağzında oluşturdukları kirliliğin önüne geçiyoruz. Bioçeşitliliği de muhafaza altına alıyoruz. Kanal İstanbul'dan günde 130 ila 160 arasında geminin geçmesini hedefliyoruz. Boğaz'dan günde 149 gemi geçtiği düşünülürse, kanal, gemi trafiğini yavaşlatmayacak, tersine hızlandıracak.
İstanbul'un en büyük havalimanını bu bölgede gerçekleştireceğiz. Kanal ve çevresi tüm dünyadan turistleri cezbederken, İstanbul Boğazı da eskisinden çok daha fazla bir çekim alanına dönüşecek.
Kanal suyu durgun olmayacak. Akıntı nedeniyle, bir kirlilik oluşmayacak.
"2 HAFTA BEKLEYİN"
Programın sonunda "dar çerçeve" olarak nitelediği ekibindeki Ulaştırma Bakanı Habip Soluk, eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu ile poz veren Başbakan Erdoğan, salondan çıkarken de vatandaşlara "Bu proje Çatalca'ya hediye ona göre" diye seslendi. Erdoğan Esenler'deki toplu açılış törenleri ve Kastamonulular Gecesi'nde de bilgi verdi:
"İstanbul için bu çılgın projeyi de 2023'e kadar bitireceğiz. Şu andaki hesabımız 10 yıl, bunu daha aşağı çekebiliriz. Proje çalışmalarından sonra süresini inşallah netleştireceğiz. İstanbul'un batısında Kanalistanbul'un Marmara'ya açıldığı yerde kurulacak şehri de önümüzdeki 2 hafta içerisinde açıklayacağım." Erdoğan yeni projeyle depreme karşı da bir adım atacaklarını söyledi: Biz vatandaşlarımıza diyeceğiz ki 'Kardeşim bak burası herhangi bir depremde gidebilir. Evleriniz hazır, size gelin şuralardan bir ev verelim.' Eğer arazi kendininse bedeli karşılığında kendilerine yer vereceğiz. "Yok ben burada oturmak istiyorum" diyenlere "Biz buraları yıkmaya mecburuz. O zaman burada yapacağımız yeni konutlardan size konut verelim. Bu süre içinde de git otur kiranı vereceğiz." "Yok ben bunu da istemiyorum" derse o zaman kamulaştıracağız.
Sızmasın diye, internetsiz
Proje için büyük gizlilik içinde çalışıldı. Detaylar iki ay önce netleşti. İnşaat maliyetini ve tahliye edilecek toprak miktarını azaltmak için kanalın dağlardan değil vadilerden geçmesi tasarlandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün açıkladığı çılgın projenin bilinmeyen detaylarını ilk kez SABAH açıklıyor. SABAH Özel İstihbarat Bölümü'nün iki aydır araştırdığı çok gizli proje, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi'nin (İMP) Başkanı Prof. Dr. İbrahim Baz'ın koordinatörlüğünde bir özel ekip tarafından yürütülüyor. Ekipte çevre, orman, inşaat, harita ve jeoloji mühendisleriyle mimarlar bulunuyor. Büyük bir gizlilik içinde çalışan ekip, iki ay önce çalışmalarını tamamladı. Ardından projeyi başından beri takip eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile İMP Başkanı İbrahim Baz, Dolmabahçe'ye gelerek Başbakan Erdoğan'a proje ile ilgili brifing sundu. Kanalın güzergâhı Erdoğan'a 2 metre enindeki, 5 metre uzunluğundaki harita üzerinde üç boyutlu gösterildi.
BİR YILDIR YÜRÜTÜLÜYOR
Buna göre kanal, Evcik Plajı'ndan başlayarak Karacaköy, Ormanlı, Belgrat, Dağyenice, Çanakça, Kızılcaali, Gökçeli ve İnceğiz üzerinden Ortaköy Mahallesi'ne ulaşacak. Oradan Silivri Selimpaşa Merkez Mahallesi üzerinden Kıyıkent, Yalıkent, Denizkent ve Aykent Tatil sitelerinin içinden geçerek Marmara Denizi'ne ulaşacak. Projeyle ilgili talimat, bir yıl önce Başbakan Erdoğan tarafından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a verildi. Topbaş da İbrahim Baz'a talimat verdi. Baz, bir yıldan fazla bir süredir çalışmayı büyük bir gizlilik içinde yürütüyor. Öyle ki, çok gizli proje ile ilgili bilgi sızıntısı olmasın diye İMP'deki uzmanlar, 1/100.000 ölçekli haritaları internet bağlantısız bilgisayarlarda hazırladı. Baz ve ekibinin yaptığı 10 metrekarelik devasa harita sabaha karşı İMP'nin Tepebaşı'ndaki merkezinde tüm ekip tarafından detaylı bir şekilde incelenip tartışıldı, ilerleyen günlerde de Dolmabahçe'ye götürüldü. Harita hazırlanmadan önce bölgede jeoloji mühendisleri tarafından kapsamlı incelemeler yapıldı. Bölgenin yer yapısına uygun olarak kanalın, hem inşaat maliyetini hem de tahliye edilecek toprak miktarını azaltmak için dağlardan değil, vadilerden geçirilmesi tasarlandı.
BOĞAZ'DAN DAHA KIVRIMLI
Bazı yerlerde ormanların etrafını da dolaşacağı için kanalın, İstanbul Boğazı'ndan bile daha kıvrımlı olması bekleniyor. Terkos/Durusu ve Büyükçekmece göllerinin zarar görmemesi için kanalın göllere uygun uzaklıktaki bölgelerden açılması planlandı. Bu kapsamda İstanbul'un Avrupa Yakası'ndaki en büyük su kaynağı olan Terkos Gölü'nün "Kanalistanbul"a karışıp kurumaması için güzergâh, gölün 40 kilometre ötesinden başlayacak. Kanalın güzergâhı, bölgenin jeolojik yapısı, coğrafi ve çevresel koşullara göre belirlendi. Bölgenin çehresini de değiştirecek kanalın yapımı sırasında kanalın iki ucuna da büyük limanlar inşa edilecek. Ayrıca kanalın ortasına da gemilerin yük alıp boşaltması için küçük bir liman yapılacak.
Uzmanların çoğu, olumlu buldu
Harika bir proje
Sinan Genim (Mimar): "Harika bir proje. 2023 yılında devreye girdiğinde İstanbul'u dünya sahnesinde görürüz. 16'ncı yüzyılda Sokullu Mehmet Paşa, İzmit Körfezi'ni Sapanca Gölü ile Sakarya Nehri'nden Karadeniz'e bağlamak için çalıştı. Ayrıca Karadeniz'i Hazar Denizi'ne bağlama çalışmaları da vardı. İnşaat çalışmaları başlamış ama savaşlar nedeniyle sekteye uğramış. Eleştirenler olacaktır. Patent tarşılışacaksa da tartışılsın. Düşünen ve proje geliştiren insanlara şiddetle ihtiyaç var. Kanalistanbul, birçok problemi çözecek. Eski şehrin üzerindeki baskıyı azaltacak. Türkiye'nin ekonomik gücü böyle bir projeyi gerçekleştirecek düzeydedir. Ülkemizin böyle projelere ihtiyacı vardı. Bir dönem GAP'ta böyle büyük projeydi. Ama bugün Türkiye için sıradan bir proje oldu. O da döneminde çok eleştirilmişti."
Mevcut sorunları çözmez
Erhan Demir (Eski İstanbul Şehir Plancıları Başkanı): Projeler, sorun çözmek için yapılır. İki yıl önce belediye seçimlerinde bu yönde çok sayıda kamuoyu araştırması var. Trafik ve deprem sorunu en üst sırada çıkıyor. Bu ikisinden birini çözmesi lazım ki başarı olsun. İstanbul doğu-batı yönünde uzayan bir şehir. Yolculuk talepleri de öyle E-5 ve TEM üzerinde yoğunlaşıyor. Kuzey- güney yönünde yapılan herhangi bir müdahale trafik yoğunluğunu alamaz. Çılgın bir proje ama mevcut sorunlarını çözmeye aday değil. Yeni bir şehir kurma projesi bu.
Tarihi doku korunacak
Haldun Hürel (Yazarİstanbul tarihçisi): İstanbul'un tarihi dokusunun zedelenmesinin önüne geçecek bir proje olarak görüyorum. Boğaziçi'nin yüksek bir tarihi değeri var. Tankerlerin oradan geçmesinin tehlikeden öte, günde 100'den fazla tankerin geçtiği bu bölgede görüntü kirliliği var. Projenin ileride İstanbul'un nüfusunu daha da artıracağına inanıyorum. Bu proje içinde yer almayan çekirdek İstanbul yapısı, kentin batıya doğru genişlemesi ile korunmuş olacak.
Çılgın değil uçuk...
Nurettin Sözen (Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı): İstanbul'un önceliği ulaşım mı deprem mi? Bu konularda bir şey yapmıyorsunuz, uçuk bir projeyi gündeme getiriyorsunuz. İstanbul'da 50 yıldır İstanbul'u Karadeniz'e bağlama projesi var. İki büyük kaynak Terkos ve Büyükçekmece'yi tehlikeye atıyorsunuz. Önemli su kaynaklarını tehlikeye atıyorsunuz. Bu projeyle hükümet kuzeye kaymaya çalışıyor. Bunlar büyük paralar, hem iç hem dış sermayanenin ağzını sulandırıyor. Doğubatı yönünde gelişen İstanbul'u kuzey-güneye doğru kaydırmış oluyor. Boğaz'ın statüsü de antlaşmalarla düzenlenmiş. Bunu da yok sayıyorsunuz. Rusya veya diğer ülkeler onay verir mi acaba?
Evet çılgın bir proje
Tayfun Kahraman (İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı): Bu bir çılgın proje mi, evet çılgın proje ve dünyayı ilgilendiriyor. Lozan'ı yeniden yazmak gerekiyor. Proje alanı olarak Avrupa Yakası'nda yeni bir alan olacak ve yeni bir yerleşim alanı yaratılacak. Ayrıca bu proje bir havalimanı ile ilişkilendiriliyor. Bu durumda projenin Silivri civarında olacağı söylenebilir. Güzergâh olarak Terkos ve Büyükçekmece aksı birleştirilebilir. Topografik olarak Hadımköy ve üstü böyle bir kanal geçişine imkân verir. Oradaki vadi bu anlamda bu proje için uygun gözüküyor.
4 soruda proje
KANALİSTANBUL NE ZAMAN BİTİRİLECEK?
Etüt çalışması 2 yıl sürecek. Bazı kaynaklara göre 7 yılda bitirilmeye çalışılacak. Ancak bu biraz zor görünüyor. 2023'e mutlaka yetiştirilmesi planlanıyor.
YENİ HARİTA NASIL OLACAK?
İstanbul'dan iki deniz geçecek, artık İstanbul'da iki yarım ada, bir ada olacak. 3'üncü Köprü'nün bağlantı yolları da kanalın üzerinden geçecek.
KANALDAN NE KADAR HAFRİYAT ÇIKAR?
Başbakan Erdoğan, projede milyonlarca metreküp harfiyat çıkarılacağını söyledi. Uzmanlara göre harfiyat yaklaşık 2 milyar metrekübü bulabilir. Çıkartılan harfiyat, büyük bir havalimanı ve liman yapımında kullanılacak. Kullanılmayan madenlere gönderilecek. Ağırlıklı olarak hazine arazileri kullanılacak ancak istimlak da olacak.
İSTANBUL'DA NE DEĞİŞİKLİKLER YAŞANACAK?
İstanbul, yeni kanalla birlikte eski taşocakları bölgesi olarak bilinen Gümüşdere, Kısırköy, Uskumruköy ile Karaburun'dan itibaren Karadeniz kıyısında uzanan bir şehir olarak planlandı. Yeni şehrin uluslararası cazibe merkezi olması amacıyla dev ileri teknoloji üssü, dünyanın en büyük golf sahası, ticaret, konut, üniversite projelerinin yanı sıra, kruvaziyer limanı kurulacak.
http://www.patronlardunyasi.com/haber/
Hasan Mesut/Sabah
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder