Bakan Yıldırım, 4G ihalesinde, 3G'de uygulanan politikanın uygulanacağını söyledi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ''(RTÜK'ün karasal sayısal yayına geçmesi nedeniyle boşalan UHF790-862 megahertz bandının BTK'ya devri) Geç kalınmış bir iş, ama bu frekans bandının boşaltılmış olması önemli bir karar'' dedi.
Bakan Yıldırım, TBD, TESİD, TÜTED, TÜBİDER, YASAD'ın da aralarında bulunduğu Bilişim Sektörü Sivil Toplum Kuruluşları temsilcilerini kabulünün ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
RTÜK'ün karasal yayına geçmesi nedeniyle boşalan UHF 790-862 megahertz bandının BTK'ya devriyle ilgili soruya Yıldırım, sayısal-karasal yayına geçişle ilgili RTÜK'ün süreci başlatıldığını belirtti.
Bilgi iletişim teknolojilerinin çok hızlı geliştiğini, yapılan çalışmanın sektörle ilgili veya yayıncılıkla ilgili çok fazla bir anlam ifade etmediğini anlatan Yıldırım, ''Geç kalınmış bir iş, ama bu frekans bandının boşaltılmış olması önemli bir karar. O bant, ileri teknoloji iletişim için bilgi transferi için görüntü için oldukça değerli bant ve en uygun bant. Bu bant boşalınca kıt kaynak olması hasebiyle BTK'nın uhdesine geçecektir. Biz o bandı, hangi takvimde nasıl kullanacağımız konusunda henüz bir karar vermedik'' diye konuştu.
4G ihalesinin ne zaman yapılacağının sorulması üzerine Bakan Yıldırım, ''Biz 4G'de 3G'de uyguladığımız politikayı uygulayacağız'' ifadesini kullandı.
Teknoloji artık gelişim sürecini tamamladıktan sonra, ispatlamış teknoloji olduktan sonra, araştırma geliştirme maliyetlerine bedel ödemek istemediklerini dile getiren Yıldırım, teknoloji bir noktaya geldikten sonra 3G ile de işler tıkandığı noktada, bu teknolojiyi devreye sokacaklarını söyledi.
Bu frekanslardan ve bantlardan kamuya büyük kaynak temin etme hedeflerinin olmadığını kaydeden Yıldırım, ''Bunu yaptığınız zaman sektörün gelişmesinin önünü tıkarsınız. Burada dengeyi gözetmemiz lazım. Kamu bir kaynak kullandırıyor, buna bedel alması gerekir ama bu bedeli ne kadar yüksek tutarsınız o getirdiğiniz teknolojinin yayılması, alt yapısının oluşturulması, vatandaşa yaygın bir şekilde hizmetin verilmesini o kadar geciktiriyorsunuz. Biz ağırlıklı olarak bu frekanslardan büyük servetler elde etme yanlışlığına geçmişte de düşmedik bunda da düşmeyeceğiz. İstiyoruz ki karar verdiğimiz, başlattığımız anda 3G de olduğu gibi hızlı bir şekilde yayılsın. Bundan hem işletmeciler istifade etsin, ama ondan daha fazlası vatandaşımız çok kısa sürede bu teknolojik hizmete erişim makul fiyatlarla sağlanmış olsun. Hedefimiz bu'' şeklinde konuştu.
Yerli cihaz üretiminin her zaman gündemlerinde olduğunu ifade eden Yıldırım, ''Yerli şartını koymadaki kasıt bu yüzdendi. Ar-Ge teşvikimiz bu yüzdendi. İstiyoruz ki daha fazla cihaz ülkemizde üretilsin, daha fazla katma değer ülkemizde kalsın. Biz, kapalı ekonomisi olan ülke değiliz, gelen cihazları geri gönderecek değiliz ama bu şuurun, bilincin toplumda yaygınlaştırılması için elimizden geleni yapıyoruz. Aldığımız kararlarla bunu yapmaya çalışıyoruz. Bunu bugünden yarına olacak iş değil'' dedi.
Yeni yasal düzenlemelerle yerli ürünleri, yazılım ve donanımla ilgili tedbirlerin olacağını ifade eden Yıldırım, teşviklerde yerli ürünlere öncelik verileceğini söyledi.
Avrupa'da ortalama cep telefonu kullanım süresinin 2 yıl olmasına karşın Türkiye'de bu sürenin 8 aya düşmesiyle ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine Bakan Yıldırım, ''Buradan çağrım vatandaşlara; biraz fiyakamızdan vazgeçelim, memleketi de düşünelim'' ifadesini kullandı.
Bakan Yıldırım, TBD, TESİD, TÜTED, TÜBİDER, YASAD'ın da aralarında bulunduğu Bilişim Sektörü Sivil Toplum Kuruluşları temsilcilerini kabulünün ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
RTÜK'ün karasal yayına geçmesi nedeniyle boşalan UHF 790-862 megahertz bandının BTK'ya devriyle ilgili soruya Yıldırım, sayısal-karasal yayına geçişle ilgili RTÜK'ün süreci başlatıldığını belirtti.
Bilgi iletişim teknolojilerinin çok hızlı geliştiğini, yapılan çalışmanın sektörle ilgili veya yayıncılıkla ilgili çok fazla bir anlam ifade etmediğini anlatan Yıldırım, ''Geç kalınmış bir iş, ama bu frekans bandının boşaltılmış olması önemli bir karar. O bant, ileri teknoloji iletişim için bilgi transferi için görüntü için oldukça değerli bant ve en uygun bant. Bu bant boşalınca kıt kaynak olması hasebiyle BTK'nın uhdesine geçecektir. Biz o bandı, hangi takvimde nasıl kullanacağımız konusunda henüz bir karar vermedik'' diye konuştu.
4G ihalesinin ne zaman yapılacağının sorulması üzerine Bakan Yıldırım, ''Biz 4G'de 3G'de uyguladığımız politikayı uygulayacağız'' ifadesini kullandı.
Teknoloji artık gelişim sürecini tamamladıktan sonra, ispatlamış teknoloji olduktan sonra, araştırma geliştirme maliyetlerine bedel ödemek istemediklerini dile getiren Yıldırım, teknoloji bir noktaya geldikten sonra 3G ile de işler tıkandığı noktada, bu teknolojiyi devreye sokacaklarını söyledi.
Bu frekanslardan ve bantlardan kamuya büyük kaynak temin etme hedeflerinin olmadığını kaydeden Yıldırım, ''Bunu yaptığınız zaman sektörün gelişmesinin önünü tıkarsınız. Burada dengeyi gözetmemiz lazım. Kamu bir kaynak kullandırıyor, buna bedel alması gerekir ama bu bedeli ne kadar yüksek tutarsınız o getirdiğiniz teknolojinin yayılması, alt yapısının oluşturulması, vatandaşa yaygın bir şekilde hizmetin verilmesini o kadar geciktiriyorsunuz. Biz ağırlıklı olarak bu frekanslardan büyük servetler elde etme yanlışlığına geçmişte de düşmedik bunda da düşmeyeceğiz. İstiyoruz ki karar verdiğimiz, başlattığımız anda 3G de olduğu gibi hızlı bir şekilde yayılsın. Bundan hem işletmeciler istifade etsin, ama ondan daha fazlası vatandaşımız çok kısa sürede bu teknolojik hizmete erişim makul fiyatlarla sağlanmış olsun. Hedefimiz bu'' şeklinde konuştu.
Yerli cihaz üretiminin her zaman gündemlerinde olduğunu ifade eden Yıldırım, ''Yerli şartını koymadaki kasıt bu yüzdendi. Ar-Ge teşvikimiz bu yüzdendi. İstiyoruz ki daha fazla cihaz ülkemizde üretilsin, daha fazla katma değer ülkemizde kalsın. Biz, kapalı ekonomisi olan ülke değiliz, gelen cihazları geri gönderecek değiliz ama bu şuurun, bilincin toplumda yaygınlaştırılması için elimizden geleni yapıyoruz. Aldığımız kararlarla bunu yapmaya çalışıyoruz. Bunu bugünden yarına olacak iş değil'' dedi.
Yeni yasal düzenlemelerle yerli ürünleri, yazılım ve donanımla ilgili tedbirlerin olacağını ifade eden Yıldırım, teşviklerde yerli ürünlere öncelik verileceğini söyledi.
Avrupa'da ortalama cep telefonu kullanım süresinin 2 yıl olmasına karşın Türkiye'de bu sürenin 8 aya düşmesiyle ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine Bakan Yıldırım, ''Buradan çağrım vatandaşlara; biraz fiyakamızdan vazgeçelim, memleketi de düşünelim'' ifadesini kullandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder