Kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanıyan kanun tasarısı yasalaştı. Yeni kanunla birlikte Türk tarihinde ilk kez kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanındı
Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun yapım sürecinde AK Parti olarak, hiçbir şekilde "biz yaptık oldu" anlayışıyla hareket etmeden, her aşamada şeffaf bir durum sergileyerek, tüm sendikalarımızla ve ilgili kuruluşlarla görüşülerek öneriler alındı.
Peki alınan tüm bu önerilerle oluşturulan yeni kanun, sendikal yaşamda ne gibi yenilikler getiriyor?
Kanunla, örgütlenme hakkının kapsamı genişletiriliyor. Yani;
* Sendika üyesi olabilmek için adaylık ve deneme süresini tamamlama şartı ile sendika kurucusu olabilmek için öngörülen iki yıllık hizmet şartı kaldırılmıştır.
* 100 ve daha fazla kamu görevlisinin çalıştığı işyerlerinin amir ve yardımcıları ile özel güvenlik personelinin sendika üyesi olabilmesi öngörülmüştür.
Tüm bunlarla birlikte sendikaların kuruluş ve işleyiş prosedürleri de kolaylaştırılıyor.
İşte yeni kanunla birlikte gelen bu kolaylaştırmalar:
* Sendika ve konfederasyonlardan kuruluş sırasında istenen belgeler azaltılmıştır.
* Eski Kanuna göre üye sayısı 500’ü aşan şube genel kurulları delegelerle yapılabilirken artık bütün şube genel kurulları delegelerle yapılabilecektir.
* İlgili makamlarca düzeltilmesi istenilen zorunlu tüzük değişiklikleri genel kurul toplanmaksızın da gerçekleştirilebilecek.
* Sendika ve konfederasyonlar bünyesinde zorunlu organlar dışında da organlar oluşturulabilecek.
* Genel kurul toplantılarının yapılması için öngörülen azami üç yıllık süre, dört yıla çıkarıldı.
* Sendika ve konfederasyonlar uluslararası kuruluş kurabilecek.
* Şube kurulamayan il ve ilçelerde fiilen var olan il ve ilçe temsilcilikleri yeni Kanunda düzenlendi.
* 100 üye sayısını aşan il, 50 üye sayısını aşan ilçe temsilcilerine haftada 4 saat izin verilecek.
Tum bu kolaylıkları sağlayan Kanunla, Toplu Sözleşme görüşmelerinde ise şu konulara yer verilecek:
* Toplu sözleşmenin kapsamı kamu görevlilerine uygulanacak katsayı ve göstergeler, aylık ve ücretler, her türlü zam ve tazminatlar, ek ödeme, toplu sözleşme ikramiyesi, fazla çalışma ücreti, harcırah, ikramiye, doğum, ölüm ve aile yardımı ödenekleri, cenaze giderleri, yiyecek ve giyecek yardımları ve diğer mali ve sosyal haklar olarak belirlendi.
* Görüşmelerde hem kamu görevlilerinin geneline yönelik mali ve sosyal haklar, hem de hizmet kollarına özgü mali ve sosyal haklar görüşülebilecek.
* Hem genel düzeyde hem de hizmet kolu düzeyinde birbirinden bağımsız olarak geçerli toplu sözleşme imzalanabilirken, uyuşmazlık halinde de Kamu Görevlileri hakem Kuruluna başvurulabilecektir.
Peki toplu sözleşmeden kimler faydalanacak?
Toplu sözleşme hükümlerinden, sendika üyesi olsun veya olmasın bütün kamu görevlileri faydalanabilecek. Sadece, Toplu Sözleşme İkramiyesinden sendika üyesi kamu görevlileri yararlanacak.
Toplu sözleşme görüşmelerine, kamu idaresi adına Kamu İşveren Heyeti, kamu görevlileri adına ise Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti katılacak. Kamu İşveren Heyeti; Devlet Personel Başkanlığı'nın bağlı olduğu Bakanın başkanlığında, İçişleri Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Devlet Personel Başkanlığı temsilcilerinden oluşacak.
Sendika heyeti ise, en çok üyeye sahip üç konfederasyonun heyet başkanı olarak belirleyeceği bir, en çok üyeye sahip üç konfederasyondan birer, her hizmet kolunda en çok üyeye sahip sendikadan birer olmak üzere toplam 15 üyeden oluşacaktır.
Sonuç olarak, yapılan bu değişiklikle Türk tarihinde ilk kez kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanınıyor. Elbette ilerleyen dönemde memurların toplu sözleşme hakkının başka sendikal haklarla daha da güçlendirilmesi gündeme gelecektir. Ama şunu açıkça ifade etmek gerekir ki, toplu sözleşme hakkının tanınması ve bağımsız kurulların sisteme dahil edilmesi geçmişte hiç bir dönem ve sistemle kıyaslanamayacak derecede ileri ve demokratik bir adım olarak nitelendirilecektir.
Geçmişte, sendika kurma hakları ellerinden alınan kamu görevlilerinin bugün “toplu sözleşme” hakkını konuşuyorsak, yasal düzenlemeyi tartışıyorsak, bu durum demokrasi süreci adına son derece değerlidir.
Bunu gerçekleştiren hükümetimizin ve parlamentomuzun hedefi, güçlü bir sivil toplum güçlü bir demokrasidir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder