Bakan Çağlayan, Kosova Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mimoza Kusari-Lila ile görüştü.
Görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Çağlayan, Kosova'nın Türkiye açısından son derece önemli olduğunu, iki ülke arasındaki sosyal, siyasi ve ekonomik ilişkilerin her geçen gün olumlu bir şekilde seyrettiğini belirtti.
Çağlayan, görüşmede, konuk Bakan ile, ticari ilişkilerin daha fazla geliştirilmesi, Türk ve Kosovalı yatırımcıların birlikte daha fazla yatırım yapması, üçüncü ülkelerde işbirliği yapılması konularını görüştüklerini anlattı.
Kosova ile Türkiye arasında 17-18 Eylül'de Ankara'da Kosova ile Türkiye arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerine başlanacağını ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti:
''Bu Kosova'nın ilk serbest ticaret anlaşması görüşmesini yaptığı ülkenin Türkiye olması açısından son derece önemli. Tabi Türkiye açısından da serbest ticaret anlaşmalarında 17 yıldır Avrupa Birliği (AB) ve Gümrük Birliği anlaşmalarını başarılı bir şekilde yürüten, gerek EFTA ve EFTA'nın dahil olduğu 18 ülke veya ülke grubuyla yapmış olduğumuz serbest ticaret anlaşması müzakeresi çerçevesinde Kosova'nın da buna eklenecek olması Türkiye açısından son derece önemli. Genelde serbest ticaret anlaşmalarının hazırlanma süresi 1 ile 2 yıl arasında bir süreyi kapsıyor. Ancak Sayın Bakanla anlaştık ve arkadaşlarımıza bu konuda talimat verdik 9 aydan önce bitirecekler. 9 ayda, insanın hayata geldiği bir dönemde, bir serbest anlaşması için 9 ayı geçirmenin bir anlamı yok. Hemen yürürlüğe soktuktan sonra ümit ediyorum serbest ticaret anlaşması gerek Türkiye gerek Kosova arasında önemli ekonomik ilişkilerin gelişmesini sağlayacaktır. Çünkü Kosova'nın ekonomik gelişmesini çok önemsiyoruz.''
Şu ana kadar ciddi sayıdaki Türk firmasının Kosova'da yaklaşık 280 milyon dolara yakın yatırım yaptığını dile getiren Çağlayan ''Kosovalı kardeşlerimizin de çok fazla olmasa da yatırımlarının Türkiye'de olmasından duyduğumuz memnuniyeti söylemek isterim'' dedi.
Limak ve Çalık grubu ortaklığının Kosova Elektrik Dağıtım ihalesini aldıklarını hatırlatan Çağlayan, yaklaşık 26,5 milyon avro bedelle alınan bu işin orta ve uzun vadede 250 milyon avroluk bir yatırım olacağını kaydetti.
Çağlayan, Kosova'da iki Türk bankasına ilaveten Türkiye İş Bankası'nın da Kosova'da banka faaliyetleri için izin almasının son derece önemli olduğunu dile getirerek, enerji alanındaki yatırımların da önemli olduğunu vurguladı.
Bakan Çağlayan, 18 ülkeyle serbest ticaret anlaşması imzalandığını belirterek, ''Müzakereleri devam eden ve girişimlerde bulunduğumuz 17 ülke ve 5 ülke grubuyla da serbest ticaret anlaşmalarını imzaladığımız takdirde, ki bunu stratejik hedef olarak koyduk, bunu da yaptığımız zaman Türkiye'nin serbest ticaret anlaşmasındaki pazar ağının büyüklüğü dünya nüfusunun ve dünya GSMH'nın yaklaşık yüzde 48'ine ulaşacaktır'' dedi.
Türkiye ile Kosova arasındaki ticaret hacminin iyi bir noktaya geldiğini ancak yeterli olmadığını vurgulayan Çağlayan, iki ülkenin bu rakamı 500 milyon dolara çıkarabilecek bir güce sahip olduğunu bildirdi.
''Anlaşma Kosova ekonomisinin kapasitesini güçlendirecek''
Kosova Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mimoza Kusari-Lila da Türkiye'nin Kosova'ya zor zamanlarında ve gelişmeye başladığı dönemlerde destek vermesinin önem arz ettiğini söyledi.
Kusari-Lila, Kosova'nın küçük bir ülke ve küçük bir ekonomi olduğunu belirterek, Türkiye ile görüşmelerin hem Kosova'nın ekonomik kapasitesini güçlendireceğini hem de AB ile serbest ticaret anlaşmaları imzalamaları açısından kolaylık sağlayacağını söyledi.
Kosova'da üçüncü Türk bankasının şubesinin açılıyor olmasının, ekonomik ilişkilerin de gelişmesi açısından önemli bir adım olduğunu dile getiren Kusari-Lila, ''Türkiye'den bu anlamda öğreneceğimiz çok şey var'' dedi.
Görüşmenin ardından soruları yanıtlayan Çağlayan, bir soru üzerine Ağustos ayına ilişkin enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Çağlayan, yıl sonu enflasyonunda orta vadeli program hedefinin yüzde 5,2 olduğunu hatırlatarak, ''Orta vadeli program hedefini yakalayamayacak olsak dahi, orta vadeli program hedefine yakın bir seviyede olacağımızı bilhassa ifade etmek istiyorum. Benim tahminim yüzde 6 civarında bir enflasyonla Türkiye bu yılı kapatacaktır'' diye konuştu.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in kayıt dışılığın önlenmesi ve vergi sisteminde yapılacak düzenlemelerle ilgili açıklamalarını da değerlendiren Çağlayan, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda bir araya geleceklerini, Şimşek tarafından hazırlanan önerileri beraber masaya yatıracaklarını, bu çalışmaların bir reform olacağı kanaatini taşıdığını söyledi.
Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın açıklamaları hakkında da şunları söyledi.
''Büyümeyi daraltıcı etkilerin ve politikaların yumuşatılması gerekiyor. Sürekli ayağı frende olan bir aracın yol alması mümkün değildir. Sürekli ayağınızı frene basarak sadece fren balatalarını bitirirsiniz ve fren diskine zarar vermeye başlarsınız. Ben bir makine mühendisi olarak bir sanayici olarak otomotiv sektörünü de yakın bilen biri olarak bunu ifade ediyorum. Evet gerektiğinde frene basacaksınız ama gaza da basmak zorundasınız. İstanbul trafiği çok yoğun bir ildir. Sürekli dur-kalk olduğu için İstanbul'daki fren balatası Ankara'daki fren balatasından çok çabuk eskir. Sürekli balata değiştirmek zorunda kalırlar. Çok fazla ayağınız frende kaldığı zaman balatalar koku da yapar. Şu anda fren balatalarından koku da gelmeye başlıyor. Tedbiri elden bırakmayacağız, ancak Türkiye ekonomisinin büyümeye ihtiyacı var. Merkez Bankası kendi açısından ekonomiye kısa vadeli ve talep yönlü olarak bakıyor. Biz Ekonomi Bakanlığı olarak ise orta, uzun vadeli ve arz yönlü değerlendiriyoruz. Bu açıdan verilecek olan mesajlar son derece önemlidir. Türkiye mutlaka yüzde 4'ün üzerinde büyüme performansını her zaman gerçekleştirmek zorundadır. Tedbir olsun ama yolumuza da devam edelim. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun belirlediği politikalar son derece önemli. Faiz koridorunun daraltılması son derece önemli bir mesajdır. İki ay önce söylemeye başlamış olduğum bu konuda Merkez Bankası Başkanımız en son yapmış olduğu açıklamada bunun gündemlerinde olduğunu söyledi. İnşallah dereye su gelene kadar kurbağanın gözü çıkmaz.''
İlk 8 ayda 100 milyar dolarlık ihracat
Bakan Çağlayan, bir soru üzerine Ağustos ayındaki ihracatı ve ihracatın ithalatı karşılama oranını da değerlendirdi.
Ağustos ayı ihracatının kesin rakamlarının Türkiye İstatistik Kurumu'nun ay sonunda yapacağı açıklama ile netleşeceğini belirten Çağlayan, Avrupa Birliği'nin ihracattaki payının düşmeye devam ettiğini, Orta Doğu'daki gelişmelerin Türkiye ihracatı üzerindeki olumsuz etkisinin sürdüğünü söyledi.
Çağlayan, tüm bu sıkıntılara rağmen TÜİK verilerine göre Türkiye'nin ilk 7 ayındaki ihracatını geçen yıl aynı döneme göre yüzde 10 artırma başarısı gösterdiğine dikkati çekti.
Türkiye'nin, ilk 7 aylık TÜİK verisi ve Ağustos ayı Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, yaklaşık 98 milyar dolara yakın ihracat rakamına eriştiğini belirten Çağlayan, ''Bu ay sonu itibariyle TÜİK verileri açıklandığında ilk 8 ayda 100 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştirmiş olacaktır'' dedi.
Çağlayan, ihracatın ithalatın karşılama oranını da değerlendirerek, TİM rakamlarına göre, bu oranın yüzde 62 seviyesinde olduğunu ve bu rakamın orta vadeli program hedefinin üstünde olduğunu bildirdi.
Orta Vadeli program hedefinin 148,5 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Çağlayan, ''Ağustos sonu itibariyle ihracat rakamları 100 milyar dolar olduğu zaman hedefte 4 aylık süreçte sadece 48,5 milyar dolar kalacak. Eğer çok enteresan şeyler yaşanmazsa, yılın son çeyreğinde ihracatımızı tüm geçmiş yıllarda olduğu gibi yıl içindeki ihracat rakamlarının üzerine çıkmasıyla beraber biz orta vadeli program hedefini yani 148,5 milyar doları aşma ümidimizi hiç kaybetmedik'' diye konuştu.
Çağlayan, ihracatın ithalatı karşılama oranını 2023 stratejisinde en az yüzde 80 olarak hedeflediklerini hatırlatarak, bu açıdan yüzde 60 seviyelerinden 80'lere çıkmak için önemli çalışmalar yapacaklarını belirtti.
Altın ihracatıyla ilgili eleştirileri de değerlendiren Bakan Çağlayan, şöyle konuştu:
''Bu yapılan ihracat başarısının altında kim ne sebep arıyorsa arasın Türkiye ihracatını yapmaya devam edecek. Hiç kimseden ne emir alır, ne bu konuda talimat alır. Türkiye Cumhuriyeti dünyanın 16. büyük ekonomisidir. Dünyanın önemli bir ihracatçısıdır. Türkiye ile ilgili yorum yapanlar önce kendileri aynaya baksınlar. Bilhassa altın ihracatı ile ilgili farklı sözleri söyleyenler eğer mutlaka ahlaksız arıyorlarsa kendileri aynaya baksınlar ahlaksızın kim olduğunu kendileri görürler.''
''Terör örgütünün son çırpınışları''
Bakan Çağlayan, Şırnak'taki terör saldırısı ile ilgili de ''Bu eşkıyanın ve terör örgütünün son çırpınışlarıdır. Türkiye'nin büyümesi ve gelişmesinden endişe duyanların iç ve dış mihrakların birlikte yaptığı operasyonlardır. Buna rağmen Türkiye siyasi istikrarına, ekonomik istikrarına devam edecek'' diye konuştu. ,
Görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Çağlayan, Kosova'nın Türkiye açısından son derece önemli olduğunu, iki ülke arasındaki sosyal, siyasi ve ekonomik ilişkilerin her geçen gün olumlu bir şekilde seyrettiğini belirtti.
Çağlayan, görüşmede, konuk Bakan ile, ticari ilişkilerin daha fazla geliştirilmesi, Türk ve Kosovalı yatırımcıların birlikte daha fazla yatırım yapması, üçüncü ülkelerde işbirliği yapılması konularını görüştüklerini anlattı.
Kosova ile Türkiye arasında 17-18 Eylül'de Ankara'da Kosova ile Türkiye arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerine başlanacağını ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti:
''Bu Kosova'nın ilk serbest ticaret anlaşması görüşmesini yaptığı ülkenin Türkiye olması açısından son derece önemli. Tabi Türkiye açısından da serbest ticaret anlaşmalarında 17 yıldır Avrupa Birliği (AB) ve Gümrük Birliği anlaşmalarını başarılı bir şekilde yürüten, gerek EFTA ve EFTA'nın dahil olduğu 18 ülke veya ülke grubuyla yapmış olduğumuz serbest ticaret anlaşması müzakeresi çerçevesinde Kosova'nın da buna eklenecek olması Türkiye açısından son derece önemli. Genelde serbest ticaret anlaşmalarının hazırlanma süresi 1 ile 2 yıl arasında bir süreyi kapsıyor. Ancak Sayın Bakanla anlaştık ve arkadaşlarımıza bu konuda talimat verdik 9 aydan önce bitirecekler. 9 ayda, insanın hayata geldiği bir dönemde, bir serbest anlaşması için 9 ayı geçirmenin bir anlamı yok. Hemen yürürlüğe soktuktan sonra ümit ediyorum serbest ticaret anlaşması gerek Türkiye gerek Kosova arasında önemli ekonomik ilişkilerin gelişmesini sağlayacaktır. Çünkü Kosova'nın ekonomik gelişmesini çok önemsiyoruz.''
Şu ana kadar ciddi sayıdaki Türk firmasının Kosova'da yaklaşık 280 milyon dolara yakın yatırım yaptığını dile getiren Çağlayan ''Kosovalı kardeşlerimizin de çok fazla olmasa da yatırımlarının Türkiye'de olmasından duyduğumuz memnuniyeti söylemek isterim'' dedi.
Limak ve Çalık grubu ortaklığının Kosova Elektrik Dağıtım ihalesini aldıklarını hatırlatan Çağlayan, yaklaşık 26,5 milyon avro bedelle alınan bu işin orta ve uzun vadede 250 milyon avroluk bir yatırım olacağını kaydetti.
Çağlayan, Kosova'da iki Türk bankasına ilaveten Türkiye İş Bankası'nın da Kosova'da banka faaliyetleri için izin almasının son derece önemli olduğunu dile getirerek, enerji alanındaki yatırımların da önemli olduğunu vurguladı.
Bakan Çağlayan, 18 ülkeyle serbest ticaret anlaşması imzalandığını belirterek, ''Müzakereleri devam eden ve girişimlerde bulunduğumuz 17 ülke ve 5 ülke grubuyla da serbest ticaret anlaşmalarını imzaladığımız takdirde, ki bunu stratejik hedef olarak koyduk, bunu da yaptığımız zaman Türkiye'nin serbest ticaret anlaşmasındaki pazar ağının büyüklüğü dünya nüfusunun ve dünya GSMH'nın yaklaşık yüzde 48'ine ulaşacaktır'' dedi.
Türkiye ile Kosova arasındaki ticaret hacminin iyi bir noktaya geldiğini ancak yeterli olmadığını vurgulayan Çağlayan, iki ülkenin bu rakamı 500 milyon dolara çıkarabilecek bir güce sahip olduğunu bildirdi.
''Anlaşma Kosova ekonomisinin kapasitesini güçlendirecek''
Kosova Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mimoza Kusari-Lila da Türkiye'nin Kosova'ya zor zamanlarında ve gelişmeye başladığı dönemlerde destek vermesinin önem arz ettiğini söyledi.
Kusari-Lila, Kosova'nın küçük bir ülke ve küçük bir ekonomi olduğunu belirterek, Türkiye ile görüşmelerin hem Kosova'nın ekonomik kapasitesini güçlendireceğini hem de AB ile serbest ticaret anlaşmaları imzalamaları açısından kolaylık sağlayacağını söyledi.
Kosova'da üçüncü Türk bankasının şubesinin açılıyor olmasının, ekonomik ilişkilerin de gelişmesi açısından önemli bir adım olduğunu dile getiren Kusari-Lila, ''Türkiye'den bu anlamda öğreneceğimiz çok şey var'' dedi.
Görüşmenin ardından soruları yanıtlayan Çağlayan, bir soru üzerine Ağustos ayına ilişkin enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Çağlayan, yıl sonu enflasyonunda orta vadeli program hedefinin yüzde 5,2 olduğunu hatırlatarak, ''Orta vadeli program hedefini yakalayamayacak olsak dahi, orta vadeli program hedefine yakın bir seviyede olacağımızı bilhassa ifade etmek istiyorum. Benim tahminim yüzde 6 civarında bir enflasyonla Türkiye bu yılı kapatacaktır'' diye konuştu.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in kayıt dışılığın önlenmesi ve vergi sisteminde yapılacak düzenlemelerle ilgili açıklamalarını da değerlendiren Çağlayan, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nda bir araya geleceklerini, Şimşek tarafından hazırlanan önerileri beraber masaya yatıracaklarını, bu çalışmaların bir reform olacağı kanaatini taşıdığını söyledi.
Çağlayan, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın açıklamaları hakkında da şunları söyledi.
''Büyümeyi daraltıcı etkilerin ve politikaların yumuşatılması gerekiyor. Sürekli ayağı frende olan bir aracın yol alması mümkün değildir. Sürekli ayağınızı frene basarak sadece fren balatalarını bitirirsiniz ve fren diskine zarar vermeye başlarsınız. Ben bir makine mühendisi olarak bir sanayici olarak otomotiv sektörünü de yakın bilen biri olarak bunu ifade ediyorum. Evet gerektiğinde frene basacaksınız ama gaza da basmak zorundasınız. İstanbul trafiği çok yoğun bir ildir. Sürekli dur-kalk olduğu için İstanbul'daki fren balatası Ankara'daki fren balatasından çok çabuk eskir. Sürekli balata değiştirmek zorunda kalırlar. Çok fazla ayağınız frende kaldığı zaman balatalar koku da yapar. Şu anda fren balatalarından koku da gelmeye başlıyor. Tedbiri elden bırakmayacağız, ancak Türkiye ekonomisinin büyümeye ihtiyacı var. Merkez Bankası kendi açısından ekonomiye kısa vadeli ve talep yönlü olarak bakıyor. Biz Ekonomi Bakanlığı olarak ise orta, uzun vadeli ve arz yönlü değerlendiriyoruz. Bu açıdan verilecek olan mesajlar son derece önemlidir. Türkiye mutlaka yüzde 4'ün üzerinde büyüme performansını her zaman gerçekleştirmek zorundadır. Tedbir olsun ama yolumuza da devam edelim. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun belirlediği politikalar son derece önemli. Faiz koridorunun daraltılması son derece önemli bir mesajdır. İki ay önce söylemeye başlamış olduğum bu konuda Merkez Bankası Başkanımız en son yapmış olduğu açıklamada bunun gündemlerinde olduğunu söyledi. İnşallah dereye su gelene kadar kurbağanın gözü çıkmaz.''
İlk 8 ayda 100 milyar dolarlık ihracat
Bakan Çağlayan, bir soru üzerine Ağustos ayındaki ihracatı ve ihracatın ithalatı karşılama oranını da değerlendirdi.
Ağustos ayı ihracatının kesin rakamlarının Türkiye İstatistik Kurumu'nun ay sonunda yapacağı açıklama ile netleşeceğini belirten Çağlayan, Avrupa Birliği'nin ihracattaki payının düşmeye devam ettiğini, Orta Doğu'daki gelişmelerin Türkiye ihracatı üzerindeki olumsuz etkisinin sürdüğünü söyledi.
Çağlayan, tüm bu sıkıntılara rağmen TÜİK verilerine göre Türkiye'nin ilk 7 ayındaki ihracatını geçen yıl aynı döneme göre yüzde 10 artırma başarısı gösterdiğine dikkati çekti.
Türkiye'nin, ilk 7 aylık TÜİK verisi ve Ağustos ayı Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, yaklaşık 98 milyar dolara yakın ihracat rakamına eriştiğini belirten Çağlayan, ''Bu ay sonu itibariyle TÜİK verileri açıklandığında ilk 8 ayda 100 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştirmiş olacaktır'' dedi.
Çağlayan, ihracatın ithalatın karşılama oranını da değerlendirerek, TİM rakamlarına göre, bu oranın yüzde 62 seviyesinde olduğunu ve bu rakamın orta vadeli program hedefinin üstünde olduğunu bildirdi.
Orta Vadeli program hedefinin 148,5 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Çağlayan, ''Ağustos sonu itibariyle ihracat rakamları 100 milyar dolar olduğu zaman hedefte 4 aylık süreçte sadece 48,5 milyar dolar kalacak. Eğer çok enteresan şeyler yaşanmazsa, yılın son çeyreğinde ihracatımızı tüm geçmiş yıllarda olduğu gibi yıl içindeki ihracat rakamlarının üzerine çıkmasıyla beraber biz orta vadeli program hedefini yani 148,5 milyar doları aşma ümidimizi hiç kaybetmedik'' diye konuştu.
Çağlayan, ihracatın ithalatı karşılama oranını 2023 stratejisinde en az yüzde 80 olarak hedeflediklerini hatırlatarak, bu açıdan yüzde 60 seviyelerinden 80'lere çıkmak için önemli çalışmalar yapacaklarını belirtti.
Altın ihracatıyla ilgili eleştirileri de değerlendiren Bakan Çağlayan, şöyle konuştu:
''Bu yapılan ihracat başarısının altında kim ne sebep arıyorsa arasın Türkiye ihracatını yapmaya devam edecek. Hiç kimseden ne emir alır, ne bu konuda talimat alır. Türkiye Cumhuriyeti dünyanın 16. büyük ekonomisidir. Dünyanın önemli bir ihracatçısıdır. Türkiye ile ilgili yorum yapanlar önce kendileri aynaya baksınlar. Bilhassa altın ihracatı ile ilgili farklı sözleri söyleyenler eğer mutlaka ahlaksız arıyorlarsa kendileri aynaya baksınlar ahlaksızın kim olduğunu kendileri görürler.''
''Terör örgütünün son çırpınışları''
Bakan Çağlayan, Şırnak'taki terör saldırısı ile ilgili de ''Bu eşkıyanın ve terör örgütünün son çırpınışlarıdır. Türkiye'nin büyümesi ve gelişmesinden endişe duyanların iç ve dış mihrakların birlikte yaptığı operasyonlardır. Buna rağmen Türkiye siyasi istikrarına, ekonomik istikrarına devam edecek'' diye konuştu. ,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder