1 Aralık 2011 Perşembe
Ev hanımı patron, kocası işçi oldu
Mikrokredi uygulaması sayesinde hayallerini gerçekleştirme imkanı yakalayan çok sayıda kadın, kendi işyerini açtı.
Türkiye genelinde 51 bin, Diyarbakır'da ise 10 bin kadın, mikrokredi imkanından faydalanarak, manifaturacılıktan, kuaförlüğe, hayvancılıktan, dondurmacılığa kadar çeşitli alanlarda iş kurdu.
İlk kez 2003 yılında Diyarbakır'da işsizliğin azaltılmasına yönelik geliştirilen, ihtiyaç sahiplerine küçük krediler vererek, kendi paralarını kazanır hale getirmeyi hedefleyen ve yoksul insanların hayata tutunmalarını sağlayan Mikrokredi Projesi, hızla gelişerek binlerce yoksul kadının hayata bağlanmasını ve kendi işinin patronu olmalarını sağladı.
Bugüne kadar Diyarbakır'da 10 bin kadına toplam 36 milyon lira mikrokredi verilerek, terzi, manifatura, tuhafiye, kuaförlük, dondurmacılık veya hayvancılık gibi çeşitli iş kollarında kadınların kendi işlerini kurmaları sağlandı.
Kefilsiz, senetsiz ve teminatsız aldıkları 100 ile bin lira arasındaki 46 hafta vadeli krediyle işini kurarak, yoksulluğu alt etmeyi başaran kadınlar, kendi ayakları üzerinde durmayı başarırken, diğer kadınlara da cesaret verdi.
Kazandıkları para miktarı arttıkça eşlerini de yanlarına katan ve onları da iş yerlerinde çalıştıran bazı kadınlar, ikinci bir iş yeri açmanın da mutluluğunu yaşıyor. Girişimcilik ruhu ve cesaretleriyle yoksulluğu yenmeye çalışan kadınların her birinin farklı yaşam öyküleri bulunuyor.
Bismil'in tek kadın patronu
Diyarbakır'ın Bismil ilçesi Akpınar Mahallesi'nde manifatura ve tekstil işi yapan 2 çocuk annesi Ayla Atlı, yaptığı açıklamada, 2004'te eşinin işsiz kalmasıyla Diyarbakır'dan Bismil ilçesine taşındığını ve çok zor günler geçirdiklerini söyledi.
Çaresizce ne yapacaklarını bilmez bir haldeyken bir dönem çalıştığı tekstil işini yapmaya karar verdiğini, komşularından cesaret alarak 500 lira mikrokredi aldığını ifade eden Atlı, bu parayla bir makine aldığını, borcunu ödeyince bu kez 700 lira kredi aldığını ve makine sayısını da ikiye çıkardığını anlattı.
Eşiyle birlikte gece gündüz demeden çalıştığını, para kazandıkça önce küçük bir iş yeri sonra daha büyük bir yer açtığını, şimdi ise üçüncü iş yerini açacağını bildiren Atlı, yeni iş yeri için ilk kez 10 bin lira kredi alan kişi unvanını da alacağını ifade etti.
Atlı, şöyle konuştu:
''Kendi iş yerimde manifaturacılık ve tekstil ürünleri satıyorum. Toplam 5 elemanım var. Eşim ve ben de çalışıyorum. Yazın iş çok olunca eleman sayım 10'a çıkıyor. Alacağım on bin liralık krediyle perdeci dükkanı açacağım.
Burada toplam 10 kişi çalışacak. Eşim işsiz kalınca çok zor günler geçirdik. Ama mikrokredi hayatımı değiştirdi. İlçede çalışınca önceleri çok horlandım. Sonra zamanla alıştılar. Şimdi çok takdir ediliyorum. Kadın kadar, erkek müşterim de var.
Şuan 6 makinem var ve kendi işimin patronuyum. Hedefim bölgede olmayan yorgan ve uyku seti imalatı yapmak. Kendime güveniyorum. Başaracağıma inanıyorum. Burada koltuk kılıfı, nevresim takımları dikiyoruz. Kumaş satıyoruz. Bismil'de bu işi yapan tek kadın benim. Mikrokredi olmasıydı sefil bir hayatımız olurdu. Artık ben başkalarına iş veriyorum''
Atlı'nın yanına çalışan Müzeyyen Çeçeli ise bir kadın patronla özellikle çalışmaktan dolayı çok memnun olduğunu, ''Buradan kazandığım parayla aileme katkıda bulunuyorum ve artık kendi ayaklarım üzerinde duruyorum. Kendime güveniyorum. İleride ben de iş kadını olmak istiyorum' dedi.
Kocasını da iş sahibi yaptı
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde evinin bir odasını atölyeye dönüştüren bir çocuk annesi Hatice Yakındağ'ın (33) ise 3 yıl önce eşinin işsiz kalmasıyla çevreden duyduğu mikrokredi projesine başvurduğunu söyledi.
İlk etapta 700 lira alarak İstanbul'dan bir makine ile gelin çiçeği imalatı için malzeme aldığını ifade eden Yakındağ, çok zor günlerin sonunda elleri para görünce aydınlığa çıktıklarını söyledi.
Önceleri günde 2-3 çiçek yaparken, şimdi işlere yetişemez olduğunu, siparişleri fazla olunca parayla başkalarına da iş yaptırdığını anlatan Yakındağ, ''Bu işten önce çok zor durumdaydık. Mikrokredi iş sayesinde rahata kavuştuk. Eşim işsizken iş sahibi oldu.
Ben imalatını yaparken, eşim de pazarlamasını yapıyor. Şu anda Diyarbakır'da bütün moda evlerine, gelinlik satanlara ve kuaför salonlarına biz mal veriyoruz. Önce biz müşterilere giderken şimdi onlar bizi arıyor, sipariş veriyorlar. En büyük hayalim bir showroom açmak. Kazandıkça işimi genişletiyorum.''
Hatice Yakındağ'ın eşi Hasan Yakındağ, da mikrokrediden yararlanmanın eşinin fikri olduğunu, eşi sayesinde iş sahibi olduğunu söyledi.
2 koyunla başladı, şimdi 40 koyunu var
Bismil ilçesi çıkışında oturan 11 çocuklu Koçer Çelik'in (44) de hikayesi diğer kadınlar gibi yoksulluk. Ancak Çelik de aldığı 500 liralık krediyle ''En iyi bildiğim işi, hayvancılık yaparak yoksulluğumu yendim'' sözleriyle duygularını dile getirdi.
İki koyuna sahipken aldığı krediyle 2 koyun daha aldığını, zamanla borcunu ödeyerek, yeni krediler alarak hayvan sayısını artırdığını ifade eden Çelik, ''Şimdi 40 koyunum var. Süt, peynir, yoğurt satıyorum. Kocam sakat olduğu için düzenli bir işi yoktu. Şimdi ikimiz hayvanlarımıza bakıyoruz. Hayatımız kurtuldu. İleride 100 koyunum olsun istiyorum'' dedi.
Üst limit artık on bin
Türkiye Grameen Mikrokredi Programı Bölge Müdürü Mehmet Ay, 2003 yılında Türkiye İsrafı Önleme Vakfı ile Diyarbakır Valiliği arasında yapılan protokol gereğince dar gelirli kadınlara mikrokredi verilmeye başlandığını, 6 kadına 500'er lira verilerek başlatılan projede, şuan 10 bin lira kredi verilecek noktaya gelindiğini söyledi.
İşsizliğin azaltılmasına yönelik geliştirilen ve ihtiyaç sahiplerine kefilsiz, senetsiz küçük krediler açarak onları kendi paralarını kazanır hale getirmeyi hedefleyen Mikrokredi Projesi'nin büyük bir başarı sağlandığını ifade eden Ay, şunları söyledi:
''Şuan Diyarbakır'da 10 bin kişiye mikrokredi imkanı sağlandı. Toplam 36 milyon lira mikrokredi verildi. Kadınlar ilk aldıkları 500 lira ile evde başlıyorlar, makine alıp kendi imkanlarıyla evlerinin bir odasını iş yeri yapıyorlar, daha sonra işlerini geliştiriyorlar ve şuanda devlete vergi ödeyecek duruma gelmişlerdir.
Mikrokredi sadece ekonomik anlamda kadınlara destek vermiyor, aynı zamanda sosyal anlamda da destek oluyor. Daha önce 500 lira kredi veriliyordu, şimdi bin lira, en üst limitimiz ise 10 bin oldu. Geri dönüşüm haftalık olarak alınıyor. Yüzde yüz bir başarı sağlanmıştır.
Kredi aldıktan hemen bir hafta sonra cüzi miktarda taksitini ödüyorlar. Mikrokredi alan kadınlar aldıkları kredinin yüzde 2.5'ini haftalık taksit olarak öderler. Daha çok kuaför, tuhafiye, terzi gibi el işi yaparak işe başlıyorlar, sonra işlerini geliştiriyorlar.
Şu anda 10 bin kişiden yüzde 15'i dükkan açtı. Mikrokredi dilencilik kültürünü bitirme amaçlıdır. Türkiye'de 51 bin kadın mikrokredi kullandı. Türkiye'de en çok mikrokrediden yararlanan il Diyarbakırdır.''AA
www.aksam.com.tr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder