Eker, ''Daha önce fındıkta destekleme dekar başına 150 liraydı, rakam üzerinde şu anda çalışıyoruz ama daha önce verdiğimiz rakamın altında olmayacak'' dedi.
Bakan Eker, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nda, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk ile AA editörlerinin sorularını yanıtladı.
Fındıkta destekleme ödemelerine ilişkin bir soru üzerine, fındıkta alan bazlı destekleme ödemesini 3 yıl arka arkaya verdiklerini en son bu yıl da 2011'e ait olan ödemeleri gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Fındıkta tekrar alan bazlı destekleme ödemesi yapmaya karar verdiklerini belirten Eker, şunları kaydetti:
''Bu desteklemeyi devam ettireceğiz, bu bir yıl mı üç yıl mı şu anda Bakanlar Kurulu'nda gündeminde. Bizim Bakanlık olarak önerilerimiz var, o önerilerimizi Bakanlar Kurulu, Ekonomik Koordinasyonu Kurulu ile de paylaştık ama her halükarda bir alan bazlı destekleme uygulaması fındık üreticisine devam edecek. Daha önce rakam yani 150 liraydı dekar başına şu anda bir çalışma yapıyoruz, rakam üzerinde çalışıyoruz ama daha önce verdiğimiz rakamın altında olmayacak.''
Yeni yasama döneminde tarımla ilgili 3 yasal düzenleme
Bakanlık olarak yeni yasama yılı için hangi yasal düzenlemelerin hazırlığının yapıldığının sorulması üzerine Eker, yeni yasama döneminde üç tane yasal düzenleme yapmayı planladıklarını bildirdi.
Bunlardan bir tanesinin meralardan daha fazla istifade edebilmeye sağlayan bir yasal düzenleme olduğuna işaret eden Bakan Eker, ''Meralarda ıslah şartıyla birlikte, kiraladığımız kişi veya Hazine'den bunu alacak kişi, o merayı ıslah etme şartıyla oranın üzerinde hayvancılıkla ilgili birtakım tesisler kurabilecek, birtakım oraya ait düzenlemeler getirebilecek. Bu aslında aynı zamanda yemle ilgili olarak düşünülen bir tedbir. Türkiye'de koyun ve keçi varlığı artacaksa meralardaki ot varlığının artması lazım'' şeklinde konuştu.
İkinci olarak da arazilerin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçecek düzenlemenin hayata geçirilmesinin gündemde olduğunu belirten Eker, bunun sadece toprak koruma ve arazi kullanım kanunuyla ilgili değil aynı zamanda miras hukukuyla ilgili bir düzenleme olduğunu söyledi.
Bununla ilgili çalışmalarının son safhaya geldiğine dikkati çeken Eker, ''Bu dönem inşallah parlamentonun çalışmaları sürecinde biz bunu da yasalaştırmayı amaçlıyoruz'' dedi.
Et ve Süt Kurumu oluşturulmasına dönük düzenleme
Üçüncü olarak da hükümet programında yer alan Et ve Balık Kurumu'nun yapısının biraz daha faaliyet alanı geliştirilmek suretiyle süt piyasasına da müdahale edebilecek duruma getirilmesine dönük düzenleme olduğunu ifade eden Eker, şu değerlendirmede bulundu:
''Bu iki paralel müessesenin, hayvansal ürünlerle ilgili, et ve sütle ilgili bir müdahale kuruma dönüşmesi. Ne demek bu, sık sık karşılaşıyoruz belirli dönemlerde biyolojik materyal bu elimizdeki canlı hayvan, onun bir doğumu var, onun doğumundan sonra süt üretimi artıyor. O dönemlerde daha fazla süt tüketilip diğer dönemlerde daha az süt tüketilmesi gibi bir durum söz konusu değil dolayısıyla bir tedbir alınması lazım. Ya bu süt tozu şeklinde ya bu ihracat şeklinde olacak ya bu uzun ömürlü bir ürüne dönüştürülmek suretiyle o dönemde bekleyecek, arzın az olduğu dönemlerde de bunlar tekrar piyasada kullanılabilecek.
Burada üretici aleyhine bu durum gelişiyor. Bunun için bir müdahale kurumu aracılığıyla arzın yüksek olduğu dönemlerde, bunu diyelim ki süt tozu yapmasına karar verip, süt tozu yaptırıp veya ihracata ilgili birtakım tedbirler alıp, arzın düşük olduğu zamanlarda da bu defa sanayici lehine bunu tekrar piyasaya vermek suretiyle piyasayı regüle etmek. Bu işi yapacak bir mekanizma''
Eker, bu şekilde kurumun hayvansal ürünler piyasasında daha etkin bir aktör haline geleceğini sözlerine ekledi.
Bakan Eker, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nda, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk ile AA editörlerinin sorularını yanıtladı.
Fındıkta destekleme ödemelerine ilişkin bir soru üzerine, fındıkta alan bazlı destekleme ödemesini 3 yıl arka arkaya verdiklerini en son bu yıl da 2011'e ait olan ödemeleri gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Fındıkta tekrar alan bazlı destekleme ödemesi yapmaya karar verdiklerini belirten Eker, şunları kaydetti:
''Bu desteklemeyi devam ettireceğiz, bu bir yıl mı üç yıl mı şu anda Bakanlar Kurulu'nda gündeminde. Bizim Bakanlık olarak önerilerimiz var, o önerilerimizi Bakanlar Kurulu, Ekonomik Koordinasyonu Kurulu ile de paylaştık ama her halükarda bir alan bazlı destekleme uygulaması fındık üreticisine devam edecek. Daha önce rakam yani 150 liraydı dekar başına şu anda bir çalışma yapıyoruz, rakam üzerinde çalışıyoruz ama daha önce verdiğimiz rakamın altında olmayacak.''
Yeni yasama döneminde tarımla ilgili 3 yasal düzenleme
Bakanlık olarak yeni yasama yılı için hangi yasal düzenlemelerin hazırlığının yapıldığının sorulması üzerine Eker, yeni yasama döneminde üç tane yasal düzenleme yapmayı planladıklarını bildirdi.
Bunlardan bir tanesinin meralardan daha fazla istifade edebilmeye sağlayan bir yasal düzenleme olduğuna işaret eden Bakan Eker, ''Meralarda ıslah şartıyla birlikte, kiraladığımız kişi veya Hazine'den bunu alacak kişi, o merayı ıslah etme şartıyla oranın üzerinde hayvancılıkla ilgili birtakım tesisler kurabilecek, birtakım oraya ait düzenlemeler getirebilecek. Bu aslında aynı zamanda yemle ilgili olarak düşünülen bir tedbir. Türkiye'de koyun ve keçi varlığı artacaksa meralardaki ot varlığının artması lazım'' şeklinde konuştu.
İkinci olarak da arazilerin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçecek düzenlemenin hayata geçirilmesinin gündemde olduğunu belirten Eker, bunun sadece toprak koruma ve arazi kullanım kanunuyla ilgili değil aynı zamanda miras hukukuyla ilgili bir düzenleme olduğunu söyledi.
Bununla ilgili çalışmalarının son safhaya geldiğine dikkati çeken Eker, ''Bu dönem inşallah parlamentonun çalışmaları sürecinde biz bunu da yasalaştırmayı amaçlıyoruz'' dedi.
Et ve Süt Kurumu oluşturulmasına dönük düzenleme
Üçüncü olarak da hükümet programında yer alan Et ve Balık Kurumu'nun yapısının biraz daha faaliyet alanı geliştirilmek suretiyle süt piyasasına da müdahale edebilecek duruma getirilmesine dönük düzenleme olduğunu ifade eden Eker, şu değerlendirmede bulundu:
''Bu iki paralel müessesenin, hayvansal ürünlerle ilgili, et ve sütle ilgili bir müdahale kuruma dönüşmesi. Ne demek bu, sık sık karşılaşıyoruz belirli dönemlerde biyolojik materyal bu elimizdeki canlı hayvan, onun bir doğumu var, onun doğumundan sonra süt üretimi artıyor. O dönemlerde daha fazla süt tüketilip diğer dönemlerde daha az süt tüketilmesi gibi bir durum söz konusu değil dolayısıyla bir tedbir alınması lazım. Ya bu süt tozu şeklinde ya bu ihracat şeklinde olacak ya bu uzun ömürlü bir ürüne dönüştürülmek suretiyle o dönemde bekleyecek, arzın az olduğu dönemlerde de bunlar tekrar piyasada kullanılabilecek.
Burada üretici aleyhine bu durum gelişiyor. Bunun için bir müdahale kurumu aracılığıyla arzın yüksek olduğu dönemlerde, bunu diyelim ki süt tozu yapmasına karar verip, süt tozu yaptırıp veya ihracata ilgili birtakım tedbirler alıp, arzın düşük olduğu zamanlarda da bu defa sanayici lehine bunu tekrar piyasaya vermek suretiyle piyasayı regüle etmek. Bu işi yapacak bir mekanizma''
Eker, bu şekilde kurumun hayvansal ürünler piyasasında daha etkin bir aktör haline geleceğini sözlerine ekledi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder