18 Şubat 2011 Cuma

Patronlar 'evet efendim' diyenle çalışmak istemez

Alican Ulusoy, aklı başında bir patronun hiçbir zaman ''evet efendim'' diyen yöneticilerle çalışmak istemediğini söyledi




Ulusoy Uluslararası Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alican Ulusoy, Türk yöneticilerinin teknesini rotasında, yolunda tutmayı her zaman becerebildiğini, fırtına olduğu zamanlarda da yine sağ salim limana gitmeyi başarabildiğini söyledi.

Ulusoy, 3 ortaklı eşit bir yapıları olduğunu, bunların hepsinin aile bireylerinden oluştuğunu, 3 ana sektörde faaliyet gösterdiklerini ve aile içerisinde bir paylaşım kararı aldıklarını hatırlattı.

Ulusoy, ''Aile şirketi olması nedeniyle kendi içimizde bazı sıkıntılar yaşadık. Bunu kurumsallaşamamak diye özetleyebilirim'' şeklinde konuştu.

Konuşmasında Türk yöneticilerinin olumlu ve olumsuz özelliklerine değinen Ulusoy, geçmiş dönemlerinde kaynak kısıtlarının çok fazla olduğunu, sanayici, işadamı ve esnafın sıkıntılar içerisinde iş yapmaya, işlerini büyütmeye çalıştığını ifade etti. Ulusoy, ''Ekmeğimizi taştan çıkartmak noktasında çok becerikli olduğumuzu söyleyebilirim'' dedi.

Türk milletinin çok cesur olduğunu, kaldırabileceğinden daha büyük riskler aldığını belirten Ulusoy, ''Doğuştan kriz yöneticisiyiz desem aslında çok da yanlış olmaz. Biz teknemizi rotasında, yolunda tutmayı her zaman becerebildik. Fırtına olduğu zamanlarda da yine sağ salim limana gitmeyi başarabildik'' şeklinde konuştu.

Türk yöneticilerinin her zaman her yerde her koşulda çalışmayı, başarılı olmayı başardığını ifade eden Ulusoy, ''Ekmeğimizi kazanmayı her zaman başardık. Kriz yaşamamız, zor şartlarda bulunmamız bize bir esneklik getirdi. Bu esnekliği stratejimizden ve vizyonumuzdan da koparmamak lazım'' dedi.

Ortama uyum konusunda Türk yöneticilerinin son derece becerikli olduğunu, zaman zaman ortamları kendine benzettiğini kaydeden Ulusoy, birçok yöneticinin inisiyatif almayı sevmediğini, kendisinin toplantılarda ''ya ikna edin ya ikna olun'' dediğini söyledi.

''HERKES KÖŞEYİ DÖNMEK İSTİYOR''

Alican Ulusoy, şeffaflıktan hoşlanmayandan kendisinin de hoşlanmadığını, şeffaflığın çok önemli ve güven demek olduğunu belirterek, şeffaflaşmanın kurumsallaşmaya giden en önemli adımlardan biri olduğunu vurguladı.

Ulusoy, ''Köşelere baktığımız zaman köşeleri dönmek isteyenlerin aslında sayısının daha fazla ve köşelerin daha az olduğunu görüyoruz. Herkes köşeyi dönmek istiyor'' dedi.

Aklı başında bir patronun hiçbir zaman ''evet efendim'' diyen yöneticilerle çalışmak istemediğini ifade eden Ulusoy, kurumsallığın çok önemli olduğunu vurgularken, ''Kurumunuzun, markanızın sizin ömrünüzle kısıtlı kalmasını istemiyorsanız ekibinize ve kurumsallığa çok önem verin'' dedi.

Ulusoy, aile şirketlerine ilişkin görüşünü dile getirirken de, ''Zor ve bir o kadar da keyifli. Bunu bir denge içerisinde götürmek de en zor olanı. Aile şirketi içerisinde çalıştığım yıllar en çok öğrendiğim, en çok keyif aldığım, en çok mutlu olduğum yıllardı. Aile içerisinde böyle bir karar alındı. Şimdi çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ama sağlam bir zemine oturtup kurumsallaşmayı sağladığınız zaman aile şirketi içerisinde bulunmak çok keyifli ve gurur verici'' diye konuştu.

''DÜNYA MARKASI OLMAK GİBİ BİR RÜYAMIZ VAR''

Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz da karizmatik liderliğin özellikle kriz zamanlarında çok önemli bir gereklilik olduğunu, ancak kalıcı ve sürdürülebilirlik açısından takım kurabilen liderliğin çok daha büyük önem taşıdığını kaydetti.

Yılmaz, ''uluslararası düşün, yerel hareket et ama Koton ol'' sloganları bulunduğunu ifade ederek, ''Dünya markası olmak gibi bir rüyamız var ama iddiamız yok. 10 yıl önce 10 tane mağazamız vardı. Bugün itibariyle 26 ülkede 240 Koton mağazası var. Bu mağazaların 74'ü yurt dışında bulunuyor'' diye konuştu.
http://www.patronlardunyasi.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder