İstanbul-Mekke arasındaki Hicaz demiryolu projesi, 100 yıl sonra yeniden start alıyor
İngilizler’in 1. Dünya Savaşı’nda tahrip ettiği İstanbul-Mekke arasındaki Hicaz demiryolu projesi, 100 yıl sonra yeniden start alıyor. 2 bin 241 km uzunluğundaki proje kapsamında, İstanbul’dan hareket eden hızlı tren 4 ülkeyi geçip Mekke’ye ulaşacak
Türkiye son yılların en büyük demir yolu projesine yeniden start vermeye hazırlanıyor. İstanbul-Hicaz Demiryolu 100 yıllık aradan sonra tekrar yapılıyor. 1 Eylül 1900 tarihinde ilk temeli atılan ve 1904 yılından itibaren aşama aşama hizmete giren İstanbul-Mekke hattı yeniden canlandırılacak. Abdülhamid Han’ın en önemli projelerinden biri olan hattın yeniden devreye girmesiyle İstanbul Mekke arası hızlı trenle 24 saate inecek. Yılda iki milyon yolcunun taşınacağı hızlı demir yolu şebekesi Kızıldeniz kıyısındaki Cidde’yi de kapsayacak.
4 ülkede çalışma sürüyor
Dört ülkeyi kapsayan projenin Ürdün ve Suriye ayakları Arabistan demiryolu ağına entegre edilecek. Suudi Arabistan hükümeti de İstanbul Mekke Hızlı Demiryolu Projesi’ne büyük önem veriyor. Proje sayesinde bölge ülkeleri arasındaki ticaret hacminin daha da artacağını belirten yetkililer, Edirne’den kesintisiz Medine’ye ulaşabilecek. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman Mimar ve Mühendis Dergisi’ne yaptığı açıklamada proje kapsamında yürütülen rehabilitasyon çalışmasının sürdüğünü belirterek, Ürdün, Suriye ve Suudi Arabistan’da da aynı projeyle ilgili benzer çalışmaların yapıldığını kaydetti.
Avrupa’ya da uzayacak
Projeye hızlı tren istasyonlarıyla başlayan Türkiye, Hicaz Demiryolu’nun tekrar canlandırılması için öncelikle İstanbul-Ankara-Konya yüksek hızlı demiryolu hattı inşaatını tamamlama aşamasına getirdi. Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren Hattı hizmete alındı. Konya-Karaman-Adana sınır rehabilitasyon projesi sürüyor. Suriye, Ürdün ve Suudi Arabistan’da da benzer çalışmalar var. 2015’e kadar projeler tamamlanacak. Sistem, Marmaray ve İstanbul-Edirne Hızlı Tren Projesi de tamamlandığında Avrupa ulaştırma ağı içerisine dahil edilecek
http://www.patronlardunyasi.com
7 Ağustos 2011 Pazar
- Çakma evlilik' kaç para?
Tayin, cinsel tercih, aile baskısı, hamilelik gibi nedenlerle talep toplayan anlaşmalı evlilik moda oldu
Tayin, cinsel tercih, aile baskısı, hamilelik gibi nedenlerle talep toplayan anlaşmalı evlilik moda olunca dünya evinin yıllık kirası en az 2 bin TL’yi buldu. Bazı durumlarda ücret 20 bin liraya çakar çıkıyor.
Öğretmenlerin tayin, bekâr kadınların evlilik dışı hamilelik ve baskı, eşcinsellerin de cinsel tercihi gizleme gibi sorunlarını gidermek için başvurdukları en kolay yöntem evlilik olunca, anlaşmalı evililik moda oldu. Eczacıların diplomalarını kiralamalarına aşina olduğumuz Türkiye’de artık nüfus cüzdanlarının medeni hâl hanesi de kiralık.
Dünya evinin yıllık kira bedeli ise ortalama 2 bin lira. Fiyat hamilelik için evlilikte 20 bin liraya kadar çıkabiliyor. Bir süre öncesine kadar memur ve askerlerin tayin için kullandığı bu yöntemin alanı yıllar içinde giderek genişledi. Artık eşcinseller ailelerinden gelen ‘Evlen’ baskısını aşmak, çocuğunun babasıyla evlenemeyen hamileler çocuğa vitrin bir baba bulmak, Türkiye’de çalışan yabancı uyruklular Türk vatandaşı olup kaçak konumundan kurtulmak için evlilik yoluna gidiyor.
50 BİN KİŞİ ÜYE OLDU
Alanın genişlemesiyle birlikte ortaya çıkan talep artışı da yeni bir pazarın doğmasına yol açıyor. Maddi sorun yaşayan bekârlar artık Facebook ve bloglarda açılan ‘Anlaşmalı evlilik’ sayfalarına bıraktıkları ilanlarla yuva kuracakları müşteri arıyor.
Anlaşmalı evlilik konusuna odaklı bir web sitesinin 2 yılda kazandığı üye sayısı 50 bini bulurken, şu an üyeliği aktif olanların sayısı ise 1200’e ulaşıyor. Anlaşmalı evlilik üzerine çalışan web sitesi yetkilisinin verdiği bilgilere göre şu an en büyük talep hamile kalan ve perde evlilik yaparak aile baskısından kurtulmak isteyen kadınlardan geliyor. İkinci sırayı ise tayin talepleri alıyor.
DEVLET YAKALARSA TAYİN İPTAL
Devletin incelemeye alması durumunda tayin iptalleri de yaşanabiliyor. Evliliğin amacı ortaya çıkarsa kişiler hakkında kamu davası da açılıyor. İzmir’de boşanırken, ‘Biz zaten tayin için evlenmiştik” diyen bir öğretmenle ilgili tayin iptali de örnek kararlar arasında yer alıyor.
"BİR MESAJ BIRAKTIM YÜZLERCE TALEP ALDIM"
Anlaşmalı evlilik sitelerinde ‘Ben yapabilirim’ ilanı veren Can Onuray, farklılık aradığı için bıraktığı bu ilanlar sonrasında yüzü aşkın telefon almış. Henüz kimseyle bir anlaşma veya evlilik yapmamış. Onuray kısa macerasıyla ilgili sorularımızı yanıtladı: Neden anlaşmalı evlilik yapmak için ilan verdiniz. Para için mi? Farklılık aradığım için. Ama bu ışe kalkışanların çoğu maddi açıdan kalkışıyor. Birkaç erkek aradı beni. ‘Arayan var mı?’ diye sordular.Kadınlar seçici mi? Yoksa ‘Nasılsa anlaşmalı. Kim olursa olsun’ mu diyor?
Kadınları durumu ne kadar kötü olursa olsun şekli düzgün insanlarla görüşmek istiyor. Sonuçta aralarında uzun süre evli kalmayı düşünenler de var. Pek öyle herkesle görüşmüyorlar. Resmı sahte olan erkekler güven vermiyor. Sizi kaç kişi aradı? 2 ay içinde 100’e yakın kişi aradı En büyük gerekçe neydi? Hamile kalanlar ve aile baskısından yakınanlar çok başvuruyor. Ben tayin bekleyenlerle pek ilgilenmiyorum. Çünkü yaşadığın yerde 1 senelik sigortalı olman gerekiyor. Hamileler ne kadar evli kalmak istiyor. Ne kadar para öneriyor? Hamileler uzun zaman evli kalmak da isteyebiliyor. Bir sene de. 10-20 bin TL civarında ücret öneriyorlar.
BOŞANMADA PAYLAŞIM SORUNU NOTER PROTOKOLÜYLE AŞILIYOR
Anlaşmalı evlilik konusunda anlaşan kadın ve erkek nikâhı kıymadan önce soluğu noterde alıyor. Kanunsuz bir işlem olduğu için notere gidip ‘Biz anlaşmalı evlilik yapıyoruz’ demiyorlar. Ancak, “Evleniyoruz. Mal ayrım protokolü yapmak istiyoruz” talebinde bulunuyorlar. Böylece boşanma esnasında evlilik süresince elde edilen mülklerin paylaşımı konusunda herhangi bir sorun yaşanmıyor. Mallar konusunda bir paylaşıma gerek kalmıyor.
http://www.patronlardunyasi.com
Ayşegül Akyarlı Güven / Habertürk
Tayin, cinsel tercih, aile baskısı, hamilelik gibi nedenlerle talep toplayan anlaşmalı evlilik moda olunca dünya evinin yıllık kirası en az 2 bin TL’yi buldu. Bazı durumlarda ücret 20 bin liraya çakar çıkıyor.
Öğretmenlerin tayin, bekâr kadınların evlilik dışı hamilelik ve baskı, eşcinsellerin de cinsel tercihi gizleme gibi sorunlarını gidermek için başvurdukları en kolay yöntem evlilik olunca, anlaşmalı evililik moda oldu. Eczacıların diplomalarını kiralamalarına aşina olduğumuz Türkiye’de artık nüfus cüzdanlarının medeni hâl hanesi de kiralık.
Dünya evinin yıllık kira bedeli ise ortalama 2 bin lira. Fiyat hamilelik için evlilikte 20 bin liraya kadar çıkabiliyor. Bir süre öncesine kadar memur ve askerlerin tayin için kullandığı bu yöntemin alanı yıllar içinde giderek genişledi. Artık eşcinseller ailelerinden gelen ‘Evlen’ baskısını aşmak, çocuğunun babasıyla evlenemeyen hamileler çocuğa vitrin bir baba bulmak, Türkiye’de çalışan yabancı uyruklular Türk vatandaşı olup kaçak konumundan kurtulmak için evlilik yoluna gidiyor.
50 BİN KİŞİ ÜYE OLDU
Alanın genişlemesiyle birlikte ortaya çıkan talep artışı da yeni bir pazarın doğmasına yol açıyor. Maddi sorun yaşayan bekârlar artık Facebook ve bloglarda açılan ‘Anlaşmalı evlilik’ sayfalarına bıraktıkları ilanlarla yuva kuracakları müşteri arıyor.
Anlaşmalı evlilik konusuna odaklı bir web sitesinin 2 yılda kazandığı üye sayısı 50 bini bulurken, şu an üyeliği aktif olanların sayısı ise 1200’e ulaşıyor. Anlaşmalı evlilik üzerine çalışan web sitesi yetkilisinin verdiği bilgilere göre şu an en büyük talep hamile kalan ve perde evlilik yaparak aile baskısından kurtulmak isteyen kadınlardan geliyor. İkinci sırayı ise tayin talepleri alıyor.
DEVLET YAKALARSA TAYİN İPTAL
Devletin incelemeye alması durumunda tayin iptalleri de yaşanabiliyor. Evliliğin amacı ortaya çıkarsa kişiler hakkında kamu davası da açılıyor. İzmir’de boşanırken, ‘Biz zaten tayin için evlenmiştik” diyen bir öğretmenle ilgili tayin iptali de örnek kararlar arasında yer alıyor.
"BİR MESAJ BIRAKTIM YÜZLERCE TALEP ALDIM"
Anlaşmalı evlilik sitelerinde ‘Ben yapabilirim’ ilanı veren Can Onuray, farklılık aradığı için bıraktığı bu ilanlar sonrasında yüzü aşkın telefon almış. Henüz kimseyle bir anlaşma veya evlilik yapmamış. Onuray kısa macerasıyla ilgili sorularımızı yanıtladı: Neden anlaşmalı evlilik yapmak için ilan verdiniz. Para için mi? Farklılık aradığım için. Ama bu ışe kalkışanların çoğu maddi açıdan kalkışıyor. Birkaç erkek aradı beni. ‘Arayan var mı?’ diye sordular.Kadınlar seçici mi? Yoksa ‘Nasılsa anlaşmalı. Kim olursa olsun’ mu diyor?
Kadınları durumu ne kadar kötü olursa olsun şekli düzgün insanlarla görüşmek istiyor. Sonuçta aralarında uzun süre evli kalmayı düşünenler de var. Pek öyle herkesle görüşmüyorlar. Resmı sahte olan erkekler güven vermiyor. Sizi kaç kişi aradı? 2 ay içinde 100’e yakın kişi aradı En büyük gerekçe neydi? Hamile kalanlar ve aile baskısından yakınanlar çok başvuruyor. Ben tayin bekleyenlerle pek ilgilenmiyorum. Çünkü yaşadığın yerde 1 senelik sigortalı olman gerekiyor. Hamileler ne kadar evli kalmak istiyor. Ne kadar para öneriyor? Hamileler uzun zaman evli kalmak da isteyebiliyor. Bir sene de. 10-20 bin TL civarında ücret öneriyorlar.
BOŞANMADA PAYLAŞIM SORUNU NOTER PROTOKOLÜYLE AŞILIYOR
Anlaşmalı evlilik konusunda anlaşan kadın ve erkek nikâhı kıymadan önce soluğu noterde alıyor. Kanunsuz bir işlem olduğu için notere gidip ‘Biz anlaşmalı evlilik yapıyoruz’ demiyorlar. Ancak, “Evleniyoruz. Mal ayrım protokolü yapmak istiyoruz” talebinde bulunuyorlar. Böylece boşanma esnasında evlilik süresince elde edilen mülklerin paylaşımı konusunda herhangi bir sorun yaşanmıyor. Mallar konusunda bir paylaşıma gerek kalmıyor.
http://www.patronlardunyasi.com
Ayşegül Akyarlı Güven / Habertürk
- Gölde 7.5 milyar dolar servet yatıyor
Tespit edilen 50 bin ton uranyumun piyasadaki değeri 7.5 milyar doları buluyor
Van Gölü'nde üç yıldır sürdürülen araştırma, önemli miktarda uranyum madeninin burada yattığını ortaya çıkardı. Tespit edilen 50 bin ton uranyumun piyasadaki değeri 7.5 milyar doları buluyor
Efsanelerle gündeme gelen Van Gölü'nden canavar değil uranyum çıktı. Bilim adamları gölde kirlilik ararken 7.5 milyar dolarlık uranyum buldu. Türkiye'de kurulacak nükleer santralde bu uranyumun kullanılması için de çalışma başlatıldı.
Elazığ Fırat Üniversitesi'nden Kimyager Prof. Dr. Mehmet Yaman'ın geçtiğimiz ay uluslararası hakemli bir dergi olan Clean-Journal'da Van Gölü'nde yüksek oranda uranyum olduğuna ilişkin bir makalesi yayınlandı. Yaman ve ekibi 2 yıl boyunca Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki tüm göl ve akarsuları tahlil etti.
Tahlil sonucunda Dicle ve Fırat'da litrede 1 mikrogramdan az, Van Gölü'nün 30 ayrı noktasından alınan suda ise ortalama litrede 76 mikrogram uranyum bulundu. 2008 yılında Van Gölü'ndeki kirliliği araştırmak için laboratuarda analiz yaparken yüksek oranda uranyum tespit eden Prof. Yaman çalışmalarını 3 yıl boyunca sessizce yürüttü.
Uranyum çalışmasının sonuçları dünyaca kabul gören bir dergide yayınlayarak güvenceye aldı. Yaman'a İstanbul Teknik Üniversitesi'nden de destek geldi. TÜBİTAK'tan da araştırma desteği istendi.
ÖZEL PROJE BAŞLATILDI
Araştırmacılar, Van Göl'ünde uranyumu toplayacak polimerik bir reçine çalışması başlattı. Bu polimerin hammadesi İzmir Aliağa'daki fabrikadan alınıp modifiye edilecek. Böylelikle Türkiye kuracağı Nükleer reaktörlerinde kullanılacak olan uranyum hammadesini dışarıdan almayacağı gibi ihracatını da yapabilecek. Prof. Dr. Yaman, eşinden bile gizlediği uranyum araştırmasının ayrıntılarını SABAH'a anlattı. Yaman, şöyle konuştu:
"Açıkçası böyle bir sonuç beklemiyordum, şok oldum. Aylarca ne yapacağımı kime söyleyeceğimi bilemedim. Daha önce MTA'nın ve Almanların Van Gölü'nde uranyum araştırması olmuş ama sonuçları yayınlanmamış. Gizlendiğini düşündüm, korkuttu beni. O yüzden araştırma sonuçlarımı uluslar arası bir bilimsel dergiye gönderdim. Şimdi yapılması gereken bu uranyumu çıkartmak. Gölde yapılacak daha pek çok araştırma var"
Türkiye'nin 50 yıllık uranyum ihtiyacını karşılıyor
Maden Tetkik Arama (MTA) Türkiye'nin karadaki toplam uranyum miktarının 9 bin ton olduğunu tahmin ediyor. Yozgat Sorgun'da da ilk uranyum araması başladı. Ancak henüz Türkiye'de uranyum madeni tespit edilerek çıkartılmadı. 5 bin megawatt bir santral için yılda bin ton uranyuma ihtiyaç var. Uranyumun kilogramı 220 dolara kadar çıkıyor. Ancak ortalama 150 dolardan bile hesaplansa Van Gölü'nde bulunan 50 bin tonluk rezerv 7.5 milyar dolar ediyor.
http://www.patronlardunyasi.com
Safure Cantürk/Sabah
Van Gölü'nde üç yıldır sürdürülen araştırma, önemli miktarda uranyum madeninin burada yattığını ortaya çıkardı. Tespit edilen 50 bin ton uranyumun piyasadaki değeri 7.5 milyar doları buluyor
Efsanelerle gündeme gelen Van Gölü'nden canavar değil uranyum çıktı. Bilim adamları gölde kirlilik ararken 7.5 milyar dolarlık uranyum buldu. Türkiye'de kurulacak nükleer santralde bu uranyumun kullanılması için de çalışma başlatıldı.
Elazığ Fırat Üniversitesi'nden Kimyager Prof. Dr. Mehmet Yaman'ın geçtiğimiz ay uluslararası hakemli bir dergi olan Clean-Journal'da Van Gölü'nde yüksek oranda uranyum olduğuna ilişkin bir makalesi yayınlandı. Yaman ve ekibi 2 yıl boyunca Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki tüm göl ve akarsuları tahlil etti.
Tahlil sonucunda Dicle ve Fırat'da litrede 1 mikrogramdan az, Van Gölü'nün 30 ayrı noktasından alınan suda ise ortalama litrede 76 mikrogram uranyum bulundu. 2008 yılında Van Gölü'ndeki kirliliği araştırmak için laboratuarda analiz yaparken yüksek oranda uranyum tespit eden Prof. Yaman çalışmalarını 3 yıl boyunca sessizce yürüttü.
Uranyum çalışmasının sonuçları dünyaca kabul gören bir dergide yayınlayarak güvenceye aldı. Yaman'a İstanbul Teknik Üniversitesi'nden de destek geldi. TÜBİTAK'tan da araştırma desteği istendi.
ÖZEL PROJE BAŞLATILDI
Araştırmacılar, Van Göl'ünde uranyumu toplayacak polimerik bir reçine çalışması başlattı. Bu polimerin hammadesi İzmir Aliağa'daki fabrikadan alınıp modifiye edilecek. Böylelikle Türkiye kuracağı Nükleer reaktörlerinde kullanılacak olan uranyum hammadesini dışarıdan almayacağı gibi ihracatını da yapabilecek. Prof. Dr. Yaman, eşinden bile gizlediği uranyum araştırmasının ayrıntılarını SABAH'a anlattı. Yaman, şöyle konuştu:
"Açıkçası böyle bir sonuç beklemiyordum, şok oldum. Aylarca ne yapacağımı kime söyleyeceğimi bilemedim. Daha önce MTA'nın ve Almanların Van Gölü'nde uranyum araştırması olmuş ama sonuçları yayınlanmamış. Gizlendiğini düşündüm, korkuttu beni. O yüzden araştırma sonuçlarımı uluslar arası bir bilimsel dergiye gönderdim. Şimdi yapılması gereken bu uranyumu çıkartmak. Gölde yapılacak daha pek çok araştırma var"
Türkiye'nin 50 yıllık uranyum ihtiyacını karşılıyor
Maden Tetkik Arama (MTA) Türkiye'nin karadaki toplam uranyum miktarının 9 bin ton olduğunu tahmin ediyor. Yozgat Sorgun'da da ilk uranyum araması başladı. Ancak henüz Türkiye'de uranyum madeni tespit edilerek çıkartılmadı. 5 bin megawatt bir santral için yılda bin ton uranyuma ihtiyaç var. Uranyumun kilogramı 220 dolara kadar çıkıyor. Ancak ortalama 150 dolardan bile hesaplansa Van Gölü'nde bulunan 50 bin tonluk rezerv 7.5 milyar dolar ediyor.
http://www.patronlardunyasi.com
Safure Cantürk/Sabah
4 Ağustos 2011 Perşembe
- İşsize 1256 lira maaş
İşsizlik aylığı 670 liradan bin 256 liraya kadar yükseltilecek. Maaş 16 ay boyunca ödenecek.
Kıdem tazminatının fona devredilmesiyle ilgili tartışmalar devam ederken, işsizlik fonuyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Fonda biriken 49 milyar liranın sadece yüzde 10'unun işsize dağıtılmasına çözüm bulundu. Buna göre maaş tavanı bin 256 liraya çıkacak. Maaş da 6 ay yerine 16 ay boyunca verilecek.
İşsize bin 256 lira maaş
Habertürk gazetesinde yer alan habere göre; sendikaların da beklentisi olduğu için uygulanmasına İstihdam Strateji Belgesi'ndeki plana göre 670 lira olan işsizlik maaşının üst sınırı 1256 liraya çıkartılacak. Maaş süreasi OECD ortalaması olan 16 aya çıkarılacak.
İşsizliğin ilk üç ayında hak sahibi, çalışırken son 12 ayda aldığı ortalama ücretin yüzde 50'si kadar işsizlik maaşı alacak.
Bu oran işsizliğin ikinci üç aylık döneminde yüzde 40, geri kalan sürede ise yüzde 25'i kadar olacak.
http://www.akdenizhaberci.com
Kıdem tazminatının fona devredilmesiyle ilgili tartışmalar devam ederken, işsizlik fonuyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Fonda biriken 49 milyar liranın sadece yüzde 10'unun işsize dağıtılmasına çözüm bulundu. Buna göre maaş tavanı bin 256 liraya çıkacak. Maaş da 6 ay yerine 16 ay boyunca verilecek.
İşsize bin 256 lira maaş
Habertürk gazetesinde yer alan habere göre; sendikaların da beklentisi olduğu için uygulanmasına İstihdam Strateji Belgesi'ndeki plana göre 670 lira olan işsizlik maaşının üst sınırı 1256 liraya çıkartılacak. Maaş süreasi OECD ortalaması olan 16 aya çıkarılacak.
İşsizliğin ilk üç ayında hak sahibi, çalışırken son 12 ayda aldığı ortalama ücretin yüzde 50'si kadar işsizlik maaşı alacak.
Bu oran işsizliğin ikinci üç aylık döneminde yüzde 40, geri kalan sürede ise yüzde 25'i kadar olacak.
http://www.akdenizhaberci.com
- Merkez Bankası beklenen faiz kararını açıkladı
Merkez Bankası Para Politikaları Kurulu, faiz oranını yarım puan düşürdü.Borçlanma faizi, 3.5 puan arttırıldı.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 6,25'ten yüzde 5,75'e düşürdü.
Gecelik borçlanma faiz oranı da yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Buna göre, gecelik borç alma ve verme oranları arasındaki makas 7,5 puandan 4 puana geriledi.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun ''bazı Avrupa ülkelerindeki kamu borcu sorununa ve küresel büyüme görünümüne ilişkin artan endişeleri değerlendirmek üzere'' gerçekleştirdiği ara toplantı sona erdi.
Kurul kararına göre, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 6,25'ten yüzde 5,75'e düşürüldü.
Gecelik faiz oranlarında da değişiklik yapıldı. Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Borç verme faiz oranı yüzde 9, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutuldu.
Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde de Bankalararası Para Piyasası'nda saat 16.00?17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0, borç verme faiz oranı yüzde 12 düzeyinde sabit tutuldu.
''KÜRESEL EKONOMİYE DAİR GİDEREK ARTAN SORUNLARIN YURT İÇİ İKTİSADİ FAALİYET ÜZERİNDE DURGUNLUĞA YOL AÇMA RİSKİNİ AZALTMAK AMACIYLA POLİTİKA FAİZİNDE ÖLÇÜLÜ BİR İNDİRİME GİTTİ''
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, Avrupa'daki gelişmeleri değerlendirmek üzere gerçekleştirdiği ara toplantıda, politika faizinin düşürülmesi ve faiz koridorunun daraltılmasına yönelik kararlar aldı.
En son 25 Haziran 2006 tarihinde piyasalardaki gelişmeleri masaya yatırmak üzere ara toplantı düzenleyen Para Politikası Kurulu'nun, bugünkü ara toplantısına ilişkin açıklama internet sitesinde yayımlandı.
Buna göre, en son 20 Ocak 2011 tarihinde yüzde 6,50'dan yüzde 6,25 düşürülen bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı, yüzde 5,75'e indirildi.
Merkez Bankası gecelik borçlanma faiz oranı yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Borç verme faiz oranı yüzde 9, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutuldu.
YURTİÇİ İKTİSADİ FAALİYETTE DURGUNLUK RİSKİ...
Toplantıya ilişkin açıklamada, bazı Avrupa ülkelerindeki kamu borcu sorununa ve küresel büyümeye ilişkin endişelerin giderek güçlendiği ve Temmuz ayı Kurul toplantısında işaret edilen risklerin belirginleştiği kaydedilerek, şu ifadelere yer verildi:
''Bu çerçevede Kurul, kısa vadeli faizlerde oluşabilecek aşağı yönlü oynaklığı azaltmak amacıyla gecelik borçlanma faizini önemli ölçüde artırarak faiz koridorunu daraltmaya karar vermiştir.
Ayrıca, Türk Lirası piyasalarındaki likidite yönetiminin etkinliğini artırmak ve Merkez Bankasınca sağlanan likiditenin sistem içinde daha dengeli dağılmasına katkıda bulunmak amacıyla teknik bir düzenleme yapılmasını uygun görmüştür.
Bunun yanı sıra Kurul, küresel ekonomiye dair giderek artan sorunların yurt içi iktisadi faaliyet üzerinde durgunluğa yol açma riskini azaltmak amacıyla politika faizinde ölçülü bir indirime gitmiştir.
Kurul, önümüzdeki dönemde gelişmelerin yakından izlenmesi ve gerek duyulması halinde uygun görülecek araç ve yöntemlerle piyasaya döviz likiditesi sağlanması konusunda mutabık kalmıştır.''
Açıklamada, her türlü yeni verinin ve haberin, Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulandı.
Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti, 5 iş günü içinde yayımlanacak.
İŞTE MERKEZİN FAİZ HAREKETLERİNİN ANLAMI
- Faiz koridoru (borç alma-verme faizi) yüzde 1.5-9 idi. Bugün yüzde 5-9 olarak değiştirdi. Koridoru 4 puan daraltarak kurdaki yükselişe sınırlaması düşünüyor görüntüsü hakim.
- Dünyadaki olumsuz hava beklenenden daha hızlı kötüleşebileceğini düşünerek politika faizini yarım puan düşürdü.
- Merkez Bankası'nın öncelikli endişesi enflasyon olmayacak.
- Çünkü resesyon riski şu anda daha ön planda görünüyor ve bunu düşünerek enflasyonu arka plana atıyor.
- En önemli adım ise Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı sorunları beklemeden sıkıntılar öncesi müdahale etme konusunda istekli ve kararlı görüntüsü.
- Bu 2005'deki türbulansta yavaş davranan Merkez Bankası'nın proaktif görüntüsü veriyor
http://www.patronlardunyasi.com
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 6,25'ten yüzde 5,75'e düşürdü.
Gecelik borçlanma faiz oranı da yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Buna göre, gecelik borç alma ve verme oranları arasındaki makas 7,5 puandan 4 puana geriledi.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun ''bazı Avrupa ülkelerindeki kamu borcu sorununa ve küresel büyüme görünümüne ilişkin artan endişeleri değerlendirmek üzere'' gerçekleştirdiği ara toplantı sona erdi.
Kurul kararına göre, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 6,25'ten yüzde 5,75'e düşürüldü.
Gecelik faiz oranlarında da değişiklik yapıldı. Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Borç verme faiz oranı yüzde 9, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutuldu.
Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde de Bankalararası Para Piyasası'nda saat 16.00?17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0, borç verme faiz oranı yüzde 12 düzeyinde sabit tutuldu.
''KÜRESEL EKONOMİYE DAİR GİDEREK ARTAN SORUNLARIN YURT İÇİ İKTİSADİ FAALİYET ÜZERİNDE DURGUNLUĞA YOL AÇMA RİSKİNİ AZALTMAK AMACIYLA POLİTİKA FAİZİNDE ÖLÇÜLÜ BİR İNDİRİME GİTTİ''
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, Avrupa'daki gelişmeleri değerlendirmek üzere gerçekleştirdiği ara toplantıda, politika faizinin düşürülmesi ve faiz koridorunun daraltılmasına yönelik kararlar aldı.
En son 25 Haziran 2006 tarihinde piyasalardaki gelişmeleri masaya yatırmak üzere ara toplantı düzenleyen Para Politikası Kurulu'nun, bugünkü ara toplantısına ilişkin açıklama internet sitesinde yayımlandı.
Buna göre, en son 20 Ocak 2011 tarihinde yüzde 6,50'dan yüzde 6,25 düşürülen bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı, yüzde 5,75'e indirildi.
Merkez Bankası gecelik borçlanma faiz oranı yüzde 1,50'den yüzde 5'e yükseltildi. Borç verme faiz oranı yüzde 9, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutuldu.
YURTİÇİ İKTİSADİ FAALİYETTE DURGUNLUK RİSKİ...
Toplantıya ilişkin açıklamada, bazı Avrupa ülkelerindeki kamu borcu sorununa ve küresel büyümeye ilişkin endişelerin giderek güçlendiği ve Temmuz ayı Kurul toplantısında işaret edilen risklerin belirginleştiği kaydedilerek, şu ifadelere yer verildi:
''Bu çerçevede Kurul, kısa vadeli faizlerde oluşabilecek aşağı yönlü oynaklığı azaltmak amacıyla gecelik borçlanma faizini önemli ölçüde artırarak faiz koridorunu daraltmaya karar vermiştir.
Ayrıca, Türk Lirası piyasalarındaki likidite yönetiminin etkinliğini artırmak ve Merkez Bankasınca sağlanan likiditenin sistem içinde daha dengeli dağılmasına katkıda bulunmak amacıyla teknik bir düzenleme yapılmasını uygun görmüştür.
Bunun yanı sıra Kurul, küresel ekonomiye dair giderek artan sorunların yurt içi iktisadi faaliyet üzerinde durgunluğa yol açma riskini azaltmak amacıyla politika faizinde ölçülü bir indirime gitmiştir.
Kurul, önümüzdeki dönemde gelişmelerin yakından izlenmesi ve gerek duyulması halinde uygun görülecek araç ve yöntemlerle piyasaya döviz likiditesi sağlanması konusunda mutabık kalmıştır.''
Açıklamada, her türlü yeni verinin ve haberin, Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulandı.
Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti, 5 iş günü içinde yayımlanacak.
İŞTE MERKEZİN FAİZ HAREKETLERİNİN ANLAMI
- Faiz koridoru (borç alma-verme faizi) yüzde 1.5-9 idi. Bugün yüzde 5-9 olarak değiştirdi. Koridoru 4 puan daraltarak kurdaki yükselişe sınırlaması düşünüyor görüntüsü hakim.
- Dünyadaki olumsuz hava beklenenden daha hızlı kötüleşebileceğini düşünerek politika faizini yarım puan düşürdü.
- Merkez Bankası'nın öncelikli endişesi enflasyon olmayacak.
- Çünkü resesyon riski şu anda daha ön planda görünüyor ve bunu düşünerek enflasyonu arka plana atıyor.
- En önemli adım ise Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı sorunları beklemeden sıkıntılar öncesi müdahale etme konusunda istekli ve kararlı görüntüsü.
- Bu 2005'deki türbulansta yavaş davranan Merkez Bankası'nın proaktif görüntüsü veriyor
http://www.patronlardunyasi.com
- İngiliz battı, Türkler 100 Milyon Pound zarar yazdı
Türkiye için uçuş ve tatil paketleri satan, “Holidays 4 U” adlı İngiliz tur operatörünün iflas etmesi Türk otellerini vurdu
Türkiye için uçuş ve tatil paketleri satan, “Holidays 4 U” adlı İngiliz tur operatörünün iflas etmesi Türk otellerini vurdu. Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı İlhan Açıkgöz, Türk otelcilerin maddi kaybının 50 ile 100 milyon Pound arasında olacağını açıkladı.
Firma aracılığı ile Muğla ve ilçelerine tatile gelen turistler, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muğla Valiliği, Turizm Müdürlüğü, Güney Ege Turistik Otelciler Birliği ile hava yolu şirketleri ortaklaşa yürütülen çalışma ile sorunsuz bir şekilde tatillerini sürdürürken, tatillerini tamamlayanlar ise Dalaman ve Bodrum-Milas havalimanlarından ülkelerine gönderiliyorlar.
Firmanın Bodrum, Marmaris ve Fethiye'de tatil yapan İngiliz müşterilerinin büyük bir bölümünün 2 haftalık tatil için geldiği ve dönüş tarihlerinin bu hafta sonu olduğu öğrenildi. Marmaris'te tatil yapan ve iflas eden tur operatörü aracılığı ile Türkiye'ye geldiklerini anlatan İngiliz turistler ise haberi alınca adeta şok olduklarını belirtti. Turistler, tatillerini sorunsuz bir şekilde devam edebilecekleri ve transferlerinin gerçekleştirileceğini öğrenince rahatladıklarını kaydetti.
TURİSTLER MAĞDUR EDİLMEDİ
Muğla Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, iflas olayını haber alır almaz harekete geçtiklerini belirterek, “Sektör ve ilgili kuruluşlarla koordineli hareket ediyoruz. Tur operatörünün iflası nedeniyle bölgemizde mağdur olan turist yok. Her şeye rağmen her hangi bir problem yaşanmaması için bölgemizdeki Milas-Bodrum ve Dalaman havalimanlarında da tedbir aldık. 8 Ağustos günü konuyla ilgili olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muğla Valiliği, Turizm Müdürlüğü, Güney Ege Turistik Otelciler Birliği temsilcileri ile bir değerlendirme toplantı yapacağız ve yaşanan iflasın etkilerini değerlendireceğiz” diye konuştu.
ZARAR 50-100 MİLYON POUND ARASINDA
İngiltere'de faaliyet gösteren online tur operatörü “Holidays 4UK”nın iflasını değerlendiren Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı İlhan Açıkgöz ise söz konusu firmanın şu ana kadar Türkiye'ye 43 bin yolcu getirdiğine işaret ederek, şöyle konuştu:
“ Ayrıca şirket üzerinden otellere yapılmış 40 bin de rezervasyon mevcut. Şirketin iflasından dolayı ortaya çıkan zararın bir kısmı ATOL (Hava Taşımacılığı Organizatörleri Lisanslama Kurumu) tarafından karşılanacak. Ancak ATOL eski tarihli alacakları karşılamayacak. Yaşanan iflastan dolayı Türk otelcilerin maddi kaybının 50 ile 100 milyon Pound arasında olacağını tahmin ediyoruz. Olayla ilgili bir kriz masası oluşturduk. İngiliz tur operatörünün batmasının tek mağduru Türk otelcileri.”
6 BİN MÜŞTERİ MARMARİS'TE TATİL YAPIYOR
Türkiye Seyehat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Marmaris Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK) Genel Sekreteri Ali Kırlı, finansal nedenlerden dolayı faaliyetini durdurmak zorunda kalan tur operatörünün yaklaşık 6 bin müşterisinin Marmaris'te tatil yaptığını söyledi.
Haberin duyulmasının ardından otelcilerin ve İngiliz turistlerin tedirginlik yaşadığına dikkati çeken Kırlı, “Şuan itibariyle her hangi bir sorun yok. İflas sonrasında da turistler tatillerini sorunsuz bir şekilde sürdürecekler. Şirketin İstanbul uçuşlarını yürüten Onur Air tarafından tatilcilerin ülkelerine sorunsuz bir şekilde geri gönderileceği açıklandı” dedi.
Marmaris'in Armutalan beldesinde bulunan ve ağırlıklı olarak “Holidays 4u” müşterilerine yönelik hizmet veren Sayar Apart Otel'in yetkilisi Berkant Çubuk, durumu turistlere anlattık ve şuan pek sorun yok. Sadece işletme olarak bizim yaklaşık 12 bin Pound zararımız oldu. İçerde olan müşteriler tatil süreleri bitince sorunsuz bir şekilde dönüşlerini yapacaklar. Kendilerinden her hangi bir talepte bulunmuyoruz, tatillerinde devam ediyorlar” diye konuştu. Tur operatörünün faaliyetlerini durdurduğu haberini dün aldıklarını ifade eden Çubuk, sözlerine şöyle devam etti:
“Turistler haberi aldıklarında şok oldular. Nasıl gideceklerini, ne yapacaklarını panik içerisinde soruyorlardı. Daha sonra acenteden bir yetkili gelerek bir yazı astı ve her hangi bir sorun yaşamayacaklarını iletti. Bunun üzerine turistler rahatladı.”
İNGİLİZ FİRMANIN İFLASI
İngiltere'nin Brighton şehri merkezli “Holidays 4 U” adlı İngiliz tur operatörünün iflas etmesinin ardından, seyahat kuruluşu Abta firmanın 12 bin 800 müşterisinin Türkiye'de bulunduğunu açıklamıştı.
İngiliz Sivil Havacılık Kurumu yetkilisi David Clover, BBC'ye yaptığı açıklamada, endişeye gerek olmadığını söyleyerek, “Herkes planlandığı gibi geri getirilecektir” dedi. Clover, Holidays 4 UK firmasından tatil paketi ya da sadece uçuş satın alan ancak henüz tatile gitmeyen müşterilerin paralarının geri ödeneceğini de ifade etmişti. 18 çalışanı ve yıllık 35 milyon sterlin cirosu olan İngiliz tur operatörü “Holidays 4 UK” yılda 100 bin yolcu taşıyordu
http://www.patronlardunyasi.com
Türkiye için uçuş ve tatil paketleri satan, “Holidays 4 U” adlı İngiliz tur operatörünün iflas etmesi Türk otellerini vurdu. Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı İlhan Açıkgöz, Türk otelcilerin maddi kaybının 50 ile 100 milyon Pound arasında olacağını açıkladı.
Firma aracılığı ile Muğla ve ilçelerine tatile gelen turistler, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muğla Valiliği, Turizm Müdürlüğü, Güney Ege Turistik Otelciler Birliği ile hava yolu şirketleri ortaklaşa yürütülen çalışma ile sorunsuz bir şekilde tatillerini sürdürürken, tatillerini tamamlayanlar ise Dalaman ve Bodrum-Milas havalimanlarından ülkelerine gönderiliyorlar.
Firmanın Bodrum, Marmaris ve Fethiye'de tatil yapan İngiliz müşterilerinin büyük bir bölümünün 2 haftalık tatil için geldiği ve dönüş tarihlerinin bu hafta sonu olduğu öğrenildi. Marmaris'te tatil yapan ve iflas eden tur operatörü aracılığı ile Türkiye'ye geldiklerini anlatan İngiliz turistler ise haberi alınca adeta şok olduklarını belirtti. Turistler, tatillerini sorunsuz bir şekilde devam edebilecekleri ve transferlerinin gerçekleştirileceğini öğrenince rahatladıklarını kaydetti.
TURİSTLER MAĞDUR EDİLMEDİ
Muğla Kültür ve Turizm Müdürü Kamil Özer, iflas olayını haber alır almaz harekete geçtiklerini belirterek, “Sektör ve ilgili kuruluşlarla koordineli hareket ediyoruz. Tur operatörünün iflası nedeniyle bölgemizde mağdur olan turist yok. Her şeye rağmen her hangi bir problem yaşanmaması için bölgemizdeki Milas-Bodrum ve Dalaman havalimanlarında da tedbir aldık. 8 Ağustos günü konuyla ilgili olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muğla Valiliği, Turizm Müdürlüğü, Güney Ege Turistik Otelciler Birliği temsilcileri ile bir değerlendirme toplantı yapacağız ve yaşanan iflasın etkilerini değerlendireceğiz” diye konuştu.
ZARAR 50-100 MİLYON POUND ARASINDA
İngiltere'de faaliyet gösteren online tur operatörü “Holidays 4UK”nın iflasını değerlendiren Güney Ege Turistik Otelciler Birliği (GETOB) Başkanı İlhan Açıkgöz ise söz konusu firmanın şu ana kadar Türkiye'ye 43 bin yolcu getirdiğine işaret ederek, şöyle konuştu:
“ Ayrıca şirket üzerinden otellere yapılmış 40 bin de rezervasyon mevcut. Şirketin iflasından dolayı ortaya çıkan zararın bir kısmı ATOL (Hava Taşımacılığı Organizatörleri Lisanslama Kurumu) tarafından karşılanacak. Ancak ATOL eski tarihli alacakları karşılamayacak. Yaşanan iflastan dolayı Türk otelcilerin maddi kaybının 50 ile 100 milyon Pound arasında olacağını tahmin ediyoruz. Olayla ilgili bir kriz masası oluşturduk. İngiliz tur operatörünün batmasının tek mağduru Türk otelcileri.”
6 BİN MÜŞTERİ MARMARİS'TE TATİL YAPIYOR
Türkiye Seyehat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Marmaris Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK) Genel Sekreteri Ali Kırlı, finansal nedenlerden dolayı faaliyetini durdurmak zorunda kalan tur operatörünün yaklaşık 6 bin müşterisinin Marmaris'te tatil yaptığını söyledi.
Haberin duyulmasının ardından otelcilerin ve İngiliz turistlerin tedirginlik yaşadığına dikkati çeken Kırlı, “Şuan itibariyle her hangi bir sorun yok. İflas sonrasında da turistler tatillerini sorunsuz bir şekilde sürdürecekler. Şirketin İstanbul uçuşlarını yürüten Onur Air tarafından tatilcilerin ülkelerine sorunsuz bir şekilde geri gönderileceği açıklandı” dedi.
Marmaris'in Armutalan beldesinde bulunan ve ağırlıklı olarak “Holidays 4u” müşterilerine yönelik hizmet veren Sayar Apart Otel'in yetkilisi Berkant Çubuk, durumu turistlere anlattık ve şuan pek sorun yok. Sadece işletme olarak bizim yaklaşık 12 bin Pound zararımız oldu. İçerde olan müşteriler tatil süreleri bitince sorunsuz bir şekilde dönüşlerini yapacaklar. Kendilerinden her hangi bir talepte bulunmuyoruz, tatillerinde devam ediyorlar” diye konuştu. Tur operatörünün faaliyetlerini durdurduğu haberini dün aldıklarını ifade eden Çubuk, sözlerine şöyle devam etti:
“Turistler haberi aldıklarında şok oldular. Nasıl gideceklerini, ne yapacaklarını panik içerisinde soruyorlardı. Daha sonra acenteden bir yetkili gelerek bir yazı astı ve her hangi bir sorun yaşamayacaklarını iletti. Bunun üzerine turistler rahatladı.”
İNGİLİZ FİRMANIN İFLASI
İngiltere'nin Brighton şehri merkezli “Holidays 4 U” adlı İngiliz tur operatörünün iflas etmesinin ardından, seyahat kuruluşu Abta firmanın 12 bin 800 müşterisinin Türkiye'de bulunduğunu açıklamıştı.
İngiliz Sivil Havacılık Kurumu yetkilisi David Clover, BBC'ye yaptığı açıklamada, endişeye gerek olmadığını söyleyerek, “Herkes planlandığı gibi geri getirilecektir” dedi. Clover, Holidays 4 UK firmasından tatil paketi ya da sadece uçuş satın alan ancak henüz tatile gitmeyen müşterilerin paralarının geri ödeneceğini de ifade etmişti. 18 çalışanı ve yıllık 35 milyon sterlin cirosu olan İngiliz tur operatörü “Holidays 4 UK” yılda 100 bin yolcu taşıyordu
http://www.patronlardunyasi.com
- İşte TSK'nın yeni komuta kademesi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanan YAŞ kararlarına göre, TSK'nın yeni komuta kadamesi açıklandı
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Kara Kuvvetleri Komutanlığına, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına Donanma Komutanı Oramiral Emin Murat Bilgel, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na Mehmet Ertel, Jandarma Genel Komutanlığına Bekir Kalyoncu atandı. Yüksek Askeri Şura'da, 36 general ve amiral bir üst rütbeye, 49 albay ise general ve amiralliğe yükseltilirken, 49 general ve amiralin görev süreleri bir yıl uzatıldı.
Yüksek Askeri Şura'nın bugün tamamlanan toplantısında, general, amiral ve albaylardan bir üst rütbeye yükseltilecekler ile general ve amirallerden görev süresi bir yıl uzatılacakların durumlarını görüşerek karar bağlandı.
Buna göre, 30 Ağustos 2011 tarihinden geçerli olmak üzere 36 general ve amiral bir üst rütbeye, 49 albay ise general ve amiralliğe yükseltilerken, 49 general ve amiralin görev süreleri bir yıl uzatıldı.
Ayrıca bu yıl rütbe bekleme süresini dolduran 37 general ve amiral kadrosuzluk nedeniyle 30 Ağustos 2011 tarihinden itibaren, 2 general ise yaş haddini doldurdukları için 1 Eylül 2011 tarihinden itibaren emekliye ayrıldı.
Açıklamada bir üst rütbeye yükselen general ve amiraller ile görev süreleri bir yıl uzatılan general ve amirallerin yeni rütbe ve görevlerinin Türk milletine, Türk Silahlı Kuvvetleri ve ailelerine hayırlı olması dilendi.
Açıklamada ayrıca, ''Büyük bir özveri ve onurla görev sürelerinin tamamlayarak 30 Ağustos 2011 tarihinden itibaren görevden ayrılacak olan değerli silah arkadaşlarımıza da fedakar ve özverili hizmetlerinden dolayı teşekkür eder, hayatlarının yeni dönemlerinde aileleri ile birlikte sağlıklı ve mutlu bir yaşam dileriz'' ifadesine yer verildi.
CUMHURBAŞKANI GÜL YAŞ KARARLARINI ONAYLADI
Ankara'da önceki yıllarda Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği tarafından açıklanan Yüksek Askeri Şûra kararları bu yıl ilk kez Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başdanışmanı Ahmet Sever tarafından açıklandı. Buna göre, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Kara Kuvvetleri Komutanlığına 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına Donanma Komutanı Oramiral Emin Murat Bilgel, Hava Kuvvetleri Komutanlığına Hava Lojistik Komutanı Orgeneral Mehmet Erten, Jandarma Genel Komutanlığına ise Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral Bekir Kalyoncu atandı.
ORGENERAL ATAMALARI
Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner Harp Akademileri Komutanlığına, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman 1. Ordu Komutanlığına atandı. Orgeneral atamalarına göre, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığına, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman 1. Ordu Komutanlığına, 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Hulusi Akar Genelkurmay 2. Başkanlığına getirildi. Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanı Korgeneral Abdullah Atay Ege Ordu Komutanlığına, 5. Kolordu Komutanı Korgeneral Ahmet Turmuş 3. Ordu Komutanlığına atandı. Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Nusret Güner Donanma Komutanlığına getirilirken, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı YAŞ üyesi oldu.
GENELKURMAY BAŞKANI'NIN DURUMU
Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, Genelkurmay Başkan Vekili Orgeneral Necdet Özel'in Genelkurmay Başkanlığına atanmasıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararının beklendiğini, bunun ayrı bir prosedür olduğunu belirterek, ''Orada bir sorun yok zaten bellidir'' dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı kararnameler, Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever tarafından açıklandı. Sever, gazetecilerin Genelkurmay Başkanlığına bu görevi vekaleten yürüten Orgeneral Necdet Özel'in getirilip getirilmediğinin sorulması üzerine, ''Genelkurmay Başkanının atamasıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararı beklenmektedir, orada bir sorun yok zaten bellidir. Onun ayrı bir prosedürü vardır, o işlemektedir. Bakanlar Kurulu kararı çıktıktan sonra o buraya gelecek, onun ayrı bir prosedürde işleyecek'' dedi.
''Bazı davalardan yargılamaları devam eden ve YAŞ'ta terfileri görüşülen 14 generalin durumunun'' sorulması üzerine de Sever, 14 generalin görev sürelerinin 1 yıl uzatıldığını belirterek, ''14 General için 1 yıl temdit'' dedi.
DİĞER ÜST RÜTBEYE YÜKSELMELER
Deniz Kuvvetleri Komutanlığında 1 koramiral, 1 tümamiral, 3 tuğamiral ve 7 kurmay albay bir üst rütbeye yükseltildi. YAŞ kararlarına göre, koramiral Nusret Güner oramiralliğe, Tümamiral Veysel Kösele koramiralliğe, Tuğamiraller Kemalettin Gür, Hasan Şükrü Korlu ve Emin Sami Örgüt tümamiralliğe yükseltildi. Ayrıca deniz kurmay albaylar Mustafa Zeki Uğurlu, Ali Murat Dede, Aydın Şirin, Hasan Nihat Doğan, Muhittin Elgin, Hayrettin İmren ile Deniz Mühendis Albay Ahmet Çakır tuğamiralliğe terfi etti.
Hava Kuvvetleri Lojistik Komutanı Korgeneral Mehmet Erten orgeneralliğe terfi ettirildi ve Hava Kuvvetleri Komutanı olarak atandı. YAŞ kararlarına göre, Hava Kuvvetleri Komutanlığında 2 tümgeneral, 5 tuğgeneral ve 10 albay bir üst rütbeye yükseltildi. Buna göre, Korgeneral Mehmet Erten orgeneralliğe, tümgeneraller Nezih Damcı ve Mehmet Çetin korgeneralliğe, tuğgeneraller Muhittin Fatih Sert, Ziya Cemal Kadıoğlu, Ateş Mehmet İrez, Yılmaz Özkaya ve Atilla Öztürk tümgeneralliğe terfi etti. Hava pilot kurmay albaylar Fethi Alpay, Serdar Gülbaş, Semih Koşucuoğlu, Atilla Darendeli, Suat Murat Semiz, Şaban Umut, Uğur Buldu, Koray Uz ve Hava Savunma Kurmay Albay Ahmet Cural ile Hava Uçak Bakım Kurmay Albay İhsan Özdamar tuğgeneralliğe yükseltildi.
Jandarma Genel Komutanlığında 1 tümgeneral, 2 tuğgeneral ve 4 albay bir üst rütbeye terfi ettirildi. YAŞ kararlarına göre, Tümgeneral İbrahim Yaşar korgeneralliğe, tuğgeneraller Ali Lapanta ve Arif Çetin tümgeneralliğe getirildi. Kurmay albaylar Niyazi Erhan Patır, Necdet Güngör, Hacı İlbaş ile Jandarma Albay Hacı Abdullah Doğan tuğgeneralliğe yükseltildi. GATA'da Tuğgeneral Sadettin Çetiner Tümgeneralliğe, Prof. Tabip albaylar Halil İbrahim Altınsoy, Sait Bağcı, Mehmet Levhi Akın tuğgeneralliğe, Prof. Deniz Tabip Albay Cem Tayfun tuğamiralliğe terfi ettirildi.
KUVVET KOMUTANLARININ ÖZGEÇMİŞİ
GENELKURMAY BAŞKANI NECDET ÖZEL
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararları açıklandı. Alınan kararlara göre, yeni Genelkurmay Başkanı Necdet Özel oldu. Özel, 1950 yılında Ankara'da dünyaya geldi. 1969 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1970 yılında Piyade Okulu'ndan mezun oldu. 1978 yılına kadar, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı çeşitli birliklerde Takım ve Bölük Komutanı olarak görev yapan Orgeneral Özel, 1980 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun oldu.
Özel, kurmay subay olarak sırasıyla; Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Karargâhında Harekât Plan Subaylığı, Kara Kuvvetleri Genel Sekreterliği'nde Şube Müdürlüğü ve Genel Sekreterlik, Kara Harp Okulu Kurmay Başkanlığı, 17'nci Piyade Alay Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Orgeneral Necdet Özel, 1995 yılında Tuğgeneralliğe terfi etmiş ve bu rütbede 172'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı ile Kara Kuvvetleri İç Güvenlik Harekât Dairesi Başkanlığı yaptıktan sonra, 1999 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral rütbesi ile 39'uncu Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı ile Kara Harp Akademisi Komutanlığı ardından, 2003 yılında Korgeneralliğe terfi etti. Korgeneral rütbesi ile 7'nci Kolordu Komutanlığı ve K. K. Eğitim ve Doktrin Komutan Yardımcılığı yapmış olan Özel, 2007 yılında Orgeneralliğe terfi etti.
Orgeneral rütbesi ile 2007-2008 yılları arasında Ege Ordusu Komutanlığı, 2008-2010 yılları arasında 2'nci Ordu Komutanlığı, 2010-2011 yılları arasında Jandarma Genel Komutanlığı yaptı ve Genelkurmay Başkanlığı'nda iken emekliliğini isteyen Orgeneral Işık Koşaner'in yerine 29 Temmuz 2011 tarihinden itibaren Kara Kuvvetleri Komutanı ve Genelkurmay Başkan Vekili olarak atandı. TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası, TSK Üstün Hizmet Madalyası, Kırgızistan Kahraman Madalyası, Romanya Askerî Yüksek Liyakat Madalyası ve Moğolistan Üstün Hizmet Madalyası sahibi olan Orgeneral Necdet Özel, bayan Kamuran Özel ile evli ve bir çocuk babası.
KARA KUVVETLERİ KOMUTANI KIVRIKOĞLU
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanan 1. Ordu Komutanı Erdal Ceylanoğlu'nun yerine gelen isim ise Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu oldu. Eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun kuzeni olan Hayri Kıvrıkoğlu, 1948 yılında Konya'da doğdu. Babası emekli Tuğgeneral Mustafa Kıvrıkoğlu. Hayri Kıvrıkoğlu, 1969 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1970 Yılında İstihkam OKulu'ndan mezun oldu.
Hayri Kıvrıkoğlu, 1977 yılına kadar Kara Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli birliklerde Takım ve Bölük Komutanlığı yaptı. Kıvrıkoğlu, 1979 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun olmuş, ardından Kurmay Subay olarak; 3'üncü Ordu Komutanlığı'nda karargâh subaylığı, 8'inci Kolordu Elazığ, Malatya, Bingöl, Tunceli İl Sıkıyönetim Komutan Yardımcılığı emrinde karargâh subaylığı, NATO Güneydoğu Müttefik Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Daire İstihbarat Şube Karargâh Subaylığı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Özel İstihbarat Başkanlığı Dış İstihbarat Şube Müdürlüğü, 66'ncı Zırhlı Tugay Komutanlığı Kurmay Başkanlığı, Belçika-Mons'da Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargâhı (shape)'nda Harekât Başkanlığı Tatbikat ve Değerlendirme Şube İrtibat Kısım Amirliği ve Silah Kontrol Şube Müdürlüğü ile 4'üncü Kolordu 229'uncu Motorlu Piyade Alay Muharebe Grup Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Hayri Kıvrıkoğlu, 1996 yılında Tuğgeneralliğe terfi etti, tuğgeneral rütbesi ile 3'üncü Ordu Komutanlığı Harekât Kurmay Başkanlığı ve 8'inci Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı görevlerinde bulundu. 2000 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral Rütbesi ile 3'üncü Mekanize Piyade Taktik Tümen Komutanlığı ve Belçika Mons'da Millî Askerî Temsil Heyeti Başkanlığı görevlerini yürüttü. 2004 yılında Korgeneralliğe terfi eden Kıvrıkoğlu, korgeneral rütbesi ile 9'uncu Kolordu Komutanlığı ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı görevlerinde bulunduktan sonra, 30 Ağustos 2008 tarihinden geçerli olarak orgeneralliğe terfi etti ve Ege Ordusu Komutanlığı görevine atandı. 30 Ağustos 2010 tarihinden geçerli olarak 1. Ordu Komutanlığı görevine atandı. Bayan Asiye Hale Kıvrıkoğlu ile evli olan Hayri Kıvrıkoğlu'nun iki çocuğu var. Hayri Kıvrıkoğlu İngilizce biliyor.
DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA BİLGEL GETİRİLDİ
YAŞ kararlarıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na da Emin Murat Bilgel getirildi. Bilgel, 1952 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. 1970 yılında Deniz Harp Okulu'ndan mezun oldu. İki yıl subay olarak öğrenime devam ederek, 1972 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda fiilen göreve başladı.
1978 yılına kadar Deniz Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli gemilerde branş subaylığı yapan Koramiral Bilgel, 1980 yılında Deniz Harp Akademisi'nden mezun oldu. 1997 yılında tuğamiralliğe, 2001 yılında tümamiralliğe, 2005 yılında koramiralliğe terfi etti eden Bilgel, 30 Ağustos 2009 tarihinden geçerli olarak oramiralliğe terfi etti ve Donanma Komutanlığı görevine atandı.
HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA ERTEN ATANDI
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ise Korgeneral Mehmet Erten atandı. 1948 yılında Muğla Bodrum ilçesine bağlı Mumcular Köyü'nde doğan Erten, ilk ve orta öğrenimini Milas'ta tamamlayarak 1963 yılında Askeri Hava Lisesi'ne, takiben 1966 yılında Hava Harp Okulu'na girdi ve 1968 yılında Asteğmen olarak mezun oldu. 2'nci Ana Jet Üs Uçuş Okulu ve 3'ncü Ana Jet Üs Komutanlıklarında uçuş eğitimini tamamladıktan sonra 5'inci Ana Jet Üs Komutanlığı 152'nci Filoya atandı. 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı'na katıldı ve takiben 1975-1979 yılları arasında 4'ncü Ana Jet Üs Komutanlığı 142'nci Filo Komutanlığında görev yaptı.
Korgeneral Mehmet Erten, 1981 yılında Hava Harp Akademisi eğitimini tamamladı ve sırası ile 4'üncü Ana Jet Üs ve 9'uncu Ana Jet Üs komutanlıklarında Harekat Subaylığı, Hava Kuvvetleri Personel Başkanlığı Plan Şube Müdürlüğü'nde Proje Subaylığı görevlerini yaptı.
Korgeneral Mehmet Erten, 1988-1989 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri Hava Komuta-Kurmay Koleji'ni ve Akademik Öğretmen Kursu'nu tamamladı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığı Personel Yönetim Şube Müdürlüğü görevine atandı. Daha sonra Hollanda'da Nato Havadan İhbar-Kontrol Teşkilatında görev yaptı, müteakiben 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı Değerlendirme ve Denetleme Başkanlığı ve Harekat Komutanlığı yaptı ve Genelkurmay Başkanlığı Lojistik Plan Şube Müdürlüğüne atandı.
Korgeneral Mehmet Erten, 30 Ağustos 1999 tarihinde Tuğgeneralliğe terfi ederek Hava Kuvvetleri Komutanlığı Plan Prensipler Başkanlığı Plan Program Daire Başkanı olarak atandı. Erten, Hava Komutanlığı'nın 4 Ağustos 2001 tarihli general atamaları emri ile 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'na atandı. 30 Ağustos 2003 tarihinde tümgeneralliğe terfi ederek Hv.Loj.K.lığı Kurmay Başkanı olarak atandı, 04 ağustos 2006 tarihinde 2'nci Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı'na atandı. Korgeneral Mehmet Erten, 30 Ağustos 2007 tarihinden geçerli olmak üzere Korgeneralliğe terfi ederek Genelkurmay Lojistik Başkanı olarak atanmıştır. Korgeneral Mehmet Erten, evli ve 1 çocuk babası olup, İngilizce biliyor.
JANDARMA'YA BEKİR KALYONCU GETİRİLDİ
Jandarma Genel Komutanı iken önce Kara Kuvvetleri Komutanı, ardından Genelkurmay Başkanı olan Orgeneral Necdet Özel'in yerine Orgeneral Bekir Kalyoncu geldi. Bekir Kalyoncu, 1950 yılında İstanbul'da doğdu. 1972 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1973 yılında Muhabere Okulu'ndan mezun oldu. 1979 yılına kadar Kara Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli birliklerde takım komutanlığı, mal saymanlığı ve ikmal subaylığı yapan Kalyoncu, 1981 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun olarak, ardından kurmay subay olarak; Kara Harp Okulu'nda Öğrenci Bölük Komutanlığı, Kara Harp Akademisi Öğretim Üyeliği, 9'uncu Piyade Tümen Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğü, Brüksel/Belçika'da Uluslararası Askeri Karargah Plan Prensipler Başkanlığı Strateji Plan Şube Karargah Subaylığı, 3'üncü Ordu Harekat Başkanlığı Plan ve Harekat Şubesi'nde Plan Subaylığı ve Şube Müdürlüğü, Genelkurmay Strateji ve Kuvvet Plan Daire Başkanlığı NATO Strateji Şube Müdürlüğü Ve Kara Harp Okulu Öğrenci Alay Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Bekir Kalyoncu, 1997 yılında Tuğgeneralliğe terfi etti. Kalyoncu, Tuğgeneral rütbesi ile Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı Ve Mons/Belçika'da Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargahı (Shape) Plan Harekat Daire Başkanlığı görevlerinde bulunarak, 2001 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral rütbesi ile Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanlığı ve Muhabere Elektronik ve Bilgi Sistemleri Okulu ve Eğitim Merkez Komutanlığı görevlerini yürüterek, 2005 yılında Korgeneralliğe terfi etti.
Korgeneral rütbesi ile Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve 7'nci Kolordu Komutanlığı görevlerinde bulunan Kalyoncu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 21 Şubat 2008'de başlattığı Güneş Harekatı'nın sorumlu komutanlığını yaptı. 2009 Yüksek Askeri Şura'sında Orgeneralliğe terfi etti ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'na atandı. İngilizce bilen Orgeneral Kalyoncu bir çocuk babası.
http://www.patronlardunyasi.com
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Kara Kuvvetleri Komutanlığına, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına Donanma Komutanı Oramiral Emin Murat Bilgel, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na Mehmet Ertel, Jandarma Genel Komutanlığına Bekir Kalyoncu atandı. Yüksek Askeri Şura'da, 36 general ve amiral bir üst rütbeye, 49 albay ise general ve amiralliğe yükseltilirken, 49 general ve amiralin görev süreleri bir yıl uzatıldı.
Yüksek Askeri Şura'nın bugün tamamlanan toplantısında, general, amiral ve albaylardan bir üst rütbeye yükseltilecekler ile general ve amirallerden görev süresi bir yıl uzatılacakların durumlarını görüşerek karar bağlandı.
Buna göre, 30 Ağustos 2011 tarihinden geçerli olmak üzere 36 general ve amiral bir üst rütbeye, 49 albay ise general ve amiralliğe yükseltilerken, 49 general ve amiralin görev süreleri bir yıl uzatıldı.
Ayrıca bu yıl rütbe bekleme süresini dolduran 37 general ve amiral kadrosuzluk nedeniyle 30 Ağustos 2011 tarihinden itibaren, 2 general ise yaş haddini doldurdukları için 1 Eylül 2011 tarihinden itibaren emekliye ayrıldı.
Açıklamada bir üst rütbeye yükselen general ve amiraller ile görev süreleri bir yıl uzatılan general ve amirallerin yeni rütbe ve görevlerinin Türk milletine, Türk Silahlı Kuvvetleri ve ailelerine hayırlı olması dilendi.
Açıklamada ayrıca, ''Büyük bir özveri ve onurla görev sürelerinin tamamlayarak 30 Ağustos 2011 tarihinden itibaren görevden ayrılacak olan değerli silah arkadaşlarımıza da fedakar ve özverili hizmetlerinden dolayı teşekkür eder, hayatlarının yeni dönemlerinde aileleri ile birlikte sağlıklı ve mutlu bir yaşam dileriz'' ifadesine yer verildi.
CUMHURBAŞKANI GÜL YAŞ KARARLARINI ONAYLADI
Ankara'da önceki yıllarda Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği tarafından açıklanan Yüksek Askeri Şûra kararları bu yıl ilk kez Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başdanışmanı Ahmet Sever tarafından açıklandı. Buna göre, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Kara Kuvvetleri Komutanlığına 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına Donanma Komutanı Oramiral Emin Murat Bilgel, Hava Kuvvetleri Komutanlığına Hava Lojistik Komutanı Orgeneral Mehmet Erten, Jandarma Genel Komutanlığına ise Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral Bekir Kalyoncu atandı.
ORGENERAL ATAMALARI
Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner Harp Akademileri Komutanlığına, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman 1. Ordu Komutanlığına atandı. Orgeneral atamalarına göre, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığına, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Yalçın Ataman 1. Ordu Komutanlığına, 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Hulusi Akar Genelkurmay 2. Başkanlığına getirildi. Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüd Başkanı Korgeneral Abdullah Atay Ege Ordu Komutanlığına, 5. Kolordu Komutanı Korgeneral Ahmet Turmuş 3. Ordu Komutanlığına atandı. Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Nusret Güner Donanma Komutanlığına getirilirken, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı YAŞ üyesi oldu.
GENELKURMAY BAŞKANI'NIN DURUMU
Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, Genelkurmay Başkan Vekili Orgeneral Necdet Özel'in Genelkurmay Başkanlığına atanmasıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararının beklendiğini, bunun ayrı bir prosedür olduğunu belirterek, ''Orada bir sorun yok zaten bellidir'' dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı kararnameler, Cumhurbaşkanlığı Basın Başdanışmanı Ahmet Sever tarafından açıklandı. Sever, gazetecilerin Genelkurmay Başkanlığına bu görevi vekaleten yürüten Orgeneral Necdet Özel'in getirilip getirilmediğinin sorulması üzerine, ''Genelkurmay Başkanının atamasıyla ilgili Bakanlar Kurulu kararı beklenmektedir, orada bir sorun yok zaten bellidir. Onun ayrı bir prosedürü vardır, o işlemektedir. Bakanlar Kurulu kararı çıktıktan sonra o buraya gelecek, onun ayrı bir prosedürde işleyecek'' dedi.
''Bazı davalardan yargılamaları devam eden ve YAŞ'ta terfileri görüşülen 14 generalin durumunun'' sorulması üzerine de Sever, 14 generalin görev sürelerinin 1 yıl uzatıldığını belirterek, ''14 General için 1 yıl temdit'' dedi.
DİĞER ÜST RÜTBEYE YÜKSELMELER
Deniz Kuvvetleri Komutanlığında 1 koramiral, 1 tümamiral, 3 tuğamiral ve 7 kurmay albay bir üst rütbeye yükseltildi. YAŞ kararlarına göre, koramiral Nusret Güner oramiralliğe, Tümamiral Veysel Kösele koramiralliğe, Tuğamiraller Kemalettin Gür, Hasan Şükrü Korlu ve Emin Sami Örgüt tümamiralliğe yükseltildi. Ayrıca deniz kurmay albaylar Mustafa Zeki Uğurlu, Ali Murat Dede, Aydın Şirin, Hasan Nihat Doğan, Muhittin Elgin, Hayrettin İmren ile Deniz Mühendis Albay Ahmet Çakır tuğamiralliğe terfi etti.
Hava Kuvvetleri Lojistik Komutanı Korgeneral Mehmet Erten orgeneralliğe terfi ettirildi ve Hava Kuvvetleri Komutanı olarak atandı. YAŞ kararlarına göre, Hava Kuvvetleri Komutanlığında 2 tümgeneral, 5 tuğgeneral ve 10 albay bir üst rütbeye yükseltildi. Buna göre, Korgeneral Mehmet Erten orgeneralliğe, tümgeneraller Nezih Damcı ve Mehmet Çetin korgeneralliğe, tuğgeneraller Muhittin Fatih Sert, Ziya Cemal Kadıoğlu, Ateş Mehmet İrez, Yılmaz Özkaya ve Atilla Öztürk tümgeneralliğe terfi etti. Hava pilot kurmay albaylar Fethi Alpay, Serdar Gülbaş, Semih Koşucuoğlu, Atilla Darendeli, Suat Murat Semiz, Şaban Umut, Uğur Buldu, Koray Uz ve Hava Savunma Kurmay Albay Ahmet Cural ile Hava Uçak Bakım Kurmay Albay İhsan Özdamar tuğgeneralliğe yükseltildi.
Jandarma Genel Komutanlığında 1 tümgeneral, 2 tuğgeneral ve 4 albay bir üst rütbeye terfi ettirildi. YAŞ kararlarına göre, Tümgeneral İbrahim Yaşar korgeneralliğe, tuğgeneraller Ali Lapanta ve Arif Çetin tümgeneralliğe getirildi. Kurmay albaylar Niyazi Erhan Patır, Necdet Güngör, Hacı İlbaş ile Jandarma Albay Hacı Abdullah Doğan tuğgeneralliğe yükseltildi. GATA'da Tuğgeneral Sadettin Çetiner Tümgeneralliğe, Prof. Tabip albaylar Halil İbrahim Altınsoy, Sait Bağcı, Mehmet Levhi Akın tuğgeneralliğe, Prof. Deniz Tabip Albay Cem Tayfun tuğamiralliğe terfi ettirildi.
KUVVET KOMUTANLARININ ÖZGEÇMİŞİ
GENELKURMAY BAŞKANI NECDET ÖZEL
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararları açıklandı. Alınan kararlara göre, yeni Genelkurmay Başkanı Necdet Özel oldu. Özel, 1950 yılında Ankara'da dünyaya geldi. 1969 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1970 yılında Piyade Okulu'ndan mezun oldu. 1978 yılına kadar, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı çeşitli birliklerde Takım ve Bölük Komutanı olarak görev yapan Orgeneral Özel, 1980 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun oldu.
Özel, kurmay subay olarak sırasıyla; Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Karargâhında Harekât Plan Subaylığı, Kara Kuvvetleri Genel Sekreterliği'nde Şube Müdürlüğü ve Genel Sekreterlik, Kara Harp Okulu Kurmay Başkanlığı, 17'nci Piyade Alay Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Orgeneral Necdet Özel, 1995 yılında Tuğgeneralliğe terfi etmiş ve bu rütbede 172'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı ile Kara Kuvvetleri İç Güvenlik Harekât Dairesi Başkanlığı yaptıktan sonra, 1999 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral rütbesi ile 39'uncu Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı ile Kara Harp Akademisi Komutanlığı ardından, 2003 yılında Korgeneralliğe terfi etti. Korgeneral rütbesi ile 7'nci Kolordu Komutanlığı ve K. K. Eğitim ve Doktrin Komutan Yardımcılığı yapmış olan Özel, 2007 yılında Orgeneralliğe terfi etti.
Orgeneral rütbesi ile 2007-2008 yılları arasında Ege Ordusu Komutanlığı, 2008-2010 yılları arasında 2'nci Ordu Komutanlığı, 2010-2011 yılları arasında Jandarma Genel Komutanlığı yaptı ve Genelkurmay Başkanlığı'nda iken emekliliğini isteyen Orgeneral Işık Koşaner'in yerine 29 Temmuz 2011 tarihinden itibaren Kara Kuvvetleri Komutanı ve Genelkurmay Başkan Vekili olarak atandı. TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası, TSK Üstün Hizmet Madalyası, Kırgızistan Kahraman Madalyası, Romanya Askerî Yüksek Liyakat Madalyası ve Moğolistan Üstün Hizmet Madalyası sahibi olan Orgeneral Necdet Özel, bayan Kamuran Özel ile evli ve bir çocuk babası.
KARA KUVVETLERİ KOMUTANI KIVRIKOĞLU
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanan 1. Ordu Komutanı Erdal Ceylanoğlu'nun yerine gelen isim ise Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu oldu. Eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu'nun kuzeni olan Hayri Kıvrıkoğlu, 1948 yılında Konya'da doğdu. Babası emekli Tuğgeneral Mustafa Kıvrıkoğlu. Hayri Kıvrıkoğlu, 1969 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1970 Yılında İstihkam OKulu'ndan mezun oldu.
Hayri Kıvrıkoğlu, 1977 yılına kadar Kara Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli birliklerde Takım ve Bölük Komutanlığı yaptı. Kıvrıkoğlu, 1979 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun olmuş, ardından Kurmay Subay olarak; 3'üncü Ordu Komutanlığı'nda karargâh subaylığı, 8'inci Kolordu Elazığ, Malatya, Bingöl, Tunceli İl Sıkıyönetim Komutan Yardımcılığı emrinde karargâh subaylığı, NATO Güneydoğu Müttefik Kara Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Daire İstihbarat Şube Karargâh Subaylığı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Özel İstihbarat Başkanlığı Dış İstihbarat Şube Müdürlüğü, 66'ncı Zırhlı Tugay Komutanlığı Kurmay Başkanlığı, Belçika-Mons'da Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargâhı (shape)'nda Harekât Başkanlığı Tatbikat ve Değerlendirme Şube İrtibat Kısım Amirliği ve Silah Kontrol Şube Müdürlüğü ile 4'üncü Kolordu 229'uncu Motorlu Piyade Alay Muharebe Grup Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Hayri Kıvrıkoğlu, 1996 yılında Tuğgeneralliğe terfi etti, tuğgeneral rütbesi ile 3'üncü Ordu Komutanlığı Harekât Kurmay Başkanlığı ve 8'inci Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı görevlerinde bulundu. 2000 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral Rütbesi ile 3'üncü Mekanize Piyade Taktik Tümen Komutanlığı ve Belçika Mons'da Millî Askerî Temsil Heyeti Başkanlığı görevlerini yürüttü. 2004 yılında Korgeneralliğe terfi eden Kıvrıkoğlu, korgeneral rütbesi ile 9'uncu Kolordu Komutanlığı ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı görevlerinde bulunduktan sonra, 30 Ağustos 2008 tarihinden geçerli olarak orgeneralliğe terfi etti ve Ege Ordusu Komutanlığı görevine atandı. 30 Ağustos 2010 tarihinden geçerli olarak 1. Ordu Komutanlığı görevine atandı. Bayan Asiye Hale Kıvrıkoğlu ile evli olan Hayri Kıvrıkoğlu'nun iki çocuğu var. Hayri Kıvrıkoğlu İngilizce biliyor.
DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA BİLGEL GETİRİLDİ
YAŞ kararlarıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na da Emin Murat Bilgel getirildi. Bilgel, 1952 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. 1970 yılında Deniz Harp Okulu'ndan mezun oldu. İki yıl subay olarak öğrenime devam ederek, 1972 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda fiilen göreve başladı.
1978 yılına kadar Deniz Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli gemilerde branş subaylığı yapan Koramiral Bilgel, 1980 yılında Deniz Harp Akademisi'nden mezun oldu. 1997 yılında tuğamiralliğe, 2001 yılında tümamiralliğe, 2005 yılında koramiralliğe terfi etti eden Bilgel, 30 Ağustos 2009 tarihinden geçerli olarak oramiralliğe terfi etti ve Donanma Komutanlığı görevine atandı.
HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA ERTEN ATANDI
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na ise Korgeneral Mehmet Erten atandı. 1948 yılında Muğla Bodrum ilçesine bağlı Mumcular Köyü'nde doğan Erten, ilk ve orta öğrenimini Milas'ta tamamlayarak 1963 yılında Askeri Hava Lisesi'ne, takiben 1966 yılında Hava Harp Okulu'na girdi ve 1968 yılında Asteğmen olarak mezun oldu. 2'nci Ana Jet Üs Uçuş Okulu ve 3'ncü Ana Jet Üs Komutanlıklarında uçuş eğitimini tamamladıktan sonra 5'inci Ana Jet Üs Komutanlığı 152'nci Filoya atandı. 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı'na katıldı ve takiben 1975-1979 yılları arasında 4'ncü Ana Jet Üs Komutanlığı 142'nci Filo Komutanlığında görev yaptı.
Korgeneral Mehmet Erten, 1981 yılında Hava Harp Akademisi eğitimini tamamladı ve sırası ile 4'üncü Ana Jet Üs ve 9'uncu Ana Jet Üs komutanlıklarında Harekat Subaylığı, Hava Kuvvetleri Personel Başkanlığı Plan Şube Müdürlüğü'nde Proje Subaylığı görevlerini yaptı.
Korgeneral Mehmet Erten, 1988-1989 yıllarında Amerika Birleşik Devletleri Hava Komuta-Kurmay Koleji'ni ve Akademik Öğretmen Kursu'nu tamamladı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığı Personel Yönetim Şube Müdürlüğü görevine atandı. Daha sonra Hollanda'da Nato Havadan İhbar-Kontrol Teşkilatında görev yaptı, müteakiben 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı Değerlendirme ve Denetleme Başkanlığı ve Harekat Komutanlığı yaptı ve Genelkurmay Başkanlığı Lojistik Plan Şube Müdürlüğüne atandı.
Korgeneral Mehmet Erten, 30 Ağustos 1999 tarihinde Tuğgeneralliğe terfi ederek Hava Kuvvetleri Komutanlığı Plan Prensipler Başkanlığı Plan Program Daire Başkanı olarak atandı. Erten, Hava Komutanlığı'nın 4 Ağustos 2001 tarihli general atamaları emri ile 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı'na atandı. 30 Ağustos 2003 tarihinde tümgeneralliğe terfi ederek Hv.Loj.K.lığı Kurmay Başkanı olarak atandı, 04 ağustos 2006 tarihinde 2'nci Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı'na atandı. Korgeneral Mehmet Erten, 30 Ağustos 2007 tarihinden geçerli olmak üzere Korgeneralliğe terfi ederek Genelkurmay Lojistik Başkanı olarak atanmıştır. Korgeneral Mehmet Erten, evli ve 1 çocuk babası olup, İngilizce biliyor.
JANDARMA'YA BEKİR KALYONCU GETİRİLDİ
Jandarma Genel Komutanı iken önce Kara Kuvvetleri Komutanı, ardından Genelkurmay Başkanı olan Orgeneral Necdet Özel'in yerine Orgeneral Bekir Kalyoncu geldi. Bekir Kalyoncu, 1950 yılında İstanbul'da doğdu. 1972 yılında Kara Harp Okulu'ndan, 1973 yılında Muhabere Okulu'ndan mezun oldu. 1979 yılına kadar Kara Kuvvetleri'ne bağlı çeşitli birliklerde takım komutanlığı, mal saymanlığı ve ikmal subaylığı yapan Kalyoncu, 1981 yılında Kara Harp Akademisi'nden mezun olarak, ardından kurmay subay olarak; Kara Harp Okulu'nda Öğrenci Bölük Komutanlığı, Kara Harp Akademisi Öğretim Üyeliği, 9'uncu Piyade Tümen Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğü, Brüksel/Belçika'da Uluslararası Askeri Karargah Plan Prensipler Başkanlığı Strateji Plan Şube Karargah Subaylığı, 3'üncü Ordu Harekat Başkanlığı Plan ve Harekat Şubesi'nde Plan Subaylığı ve Şube Müdürlüğü, Genelkurmay Strateji ve Kuvvet Plan Daire Başkanlığı NATO Strateji Şube Müdürlüğü Ve Kara Harp Okulu Öğrenci Alay Komutanlığı görevlerini yürüttü.
Bekir Kalyoncu, 1997 yılında Tuğgeneralliğe terfi etti. Kalyoncu, Tuğgeneral rütbesi ile Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı Ve Mons/Belçika'da Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargahı (Shape) Plan Harekat Daire Başkanlığı görevlerinde bulunarak, 2001 yılında Tümgeneralliğe terfi etti. Tümgeneral rütbesi ile Genelkurmay Plan Harekat Daire Başkanlığı ve Muhabere Elektronik ve Bilgi Sistemleri Okulu ve Eğitim Merkez Komutanlığı görevlerini yürüterek, 2005 yılında Korgeneralliğe terfi etti.
Korgeneral rütbesi ile Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve 7'nci Kolordu Komutanlığı görevlerinde bulunan Kalyoncu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 21 Şubat 2008'de başlattığı Güneş Harekatı'nın sorumlu komutanlığını yaptı. 2009 Yüksek Askeri Şura'sında Orgeneralliğe terfi etti ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'na atandı. İngilizce bilen Orgeneral Kalyoncu bir çocuk babası.
http://www.patronlardunyasi.com
- İş Adamları Hayırda Yarıştı
Çorum Eğitim ve Kültür Vakfı'nın (ÇEKVA) öğrenciler yararına düzenlediği iftar yemeğinde bir araya gelen Çorumlu işadamları hayırda yarıştı.Çorum Eğitim ve Kültür Vakfı'nın (ÇEKVA) öğrenciler yararına düzenlediği iftar yemeğinde bir araya gelen Çorumlu işadamları hayırda yarıştı.
Anitta Otel'de düzenlenen iftar yemeğine Çorum Valisi Nurullah Çakır, TBMM İdare Amiri ve AK Parti Çorum Milletvekili Salim Uslu, CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, Türkonfed Başkanı Erdem Çenesiz, Çekva Başkanı ve Sinpaş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Avni Çelik, daire müdürleri, siyasi parti temsilcileri ve işadamları katıldı. Gecede bir konuşma yapan Çekva Başkanı Avni Çelik, üniversiteyi kazandığı halde maddi
imkansızlıklar nedeniyle gidemediğini belirterek, "O dönemde ev sahibimiz kefen parasını benim okumam için getirmiş. O teyzenin bu davranışı beni etkiledi. Yakınlarımın desteğiyle okudum ve bugünlere geldim. Yapılan iyilikler karşılıksız kalmıyor. Başarılı olan gençlerimize bu şehrin varlıklı insanları olarak katkıda bulunmak zorundayız" dedi.
Bu yıl vakıf olarak 400 öğrenciye burs vermeyi planladıklarını açıklayan Çelik, Çorumlu işadamlarının vereceği destekle bu hedefe ulaşacaklarının altını çizdi. Vali Nurullah Çakır ve Belediye Başkanı Muzaffer Külcü de başarılı öğrencilere destek verilmesi noktasında katkıda bulunan herkese teşekkür ettiler.
Yapılan konuşmaların ardından iftara katılan işadamlarına burs formları dağıtıldı. İftarda sonunda 25 öğrenciye burs vaadinde bulunan Çorum Belediyesi ve Ece Banyo Genel Müdürü Bülent Onur'a, 13 öğrenciye burs vaadinde bulunan Mensace Mermer Sanayi sahibi Sinan Sakman, 10 öğrenciye burs vaadinde bulunan Çorumgaz A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı'ya, 5'er öğrenciye bur vadinde bulunan işadamları Yaşar Balaban ve Recep Çelebioğlu'na plaket verildi. Programda ayrıca Sinpaş Yönetim Kurulu Başkanı
Avni Çelik 100 öğrenciye burs vereceğini açıkladı.
http://www.nevsehirmedya.com
Anitta Otel'de düzenlenen iftar yemeğine Çorum Valisi Nurullah Çakır, TBMM İdare Amiri ve AK Parti Çorum Milletvekili Salim Uslu, CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, Türkonfed Başkanı Erdem Çenesiz, Çekva Başkanı ve Sinpaş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Avni Çelik, daire müdürleri, siyasi parti temsilcileri ve işadamları katıldı. Gecede bir konuşma yapan Çekva Başkanı Avni Çelik, üniversiteyi kazandığı halde maddi
imkansızlıklar nedeniyle gidemediğini belirterek, "O dönemde ev sahibimiz kefen parasını benim okumam için getirmiş. O teyzenin bu davranışı beni etkiledi. Yakınlarımın desteğiyle okudum ve bugünlere geldim. Yapılan iyilikler karşılıksız kalmıyor. Başarılı olan gençlerimize bu şehrin varlıklı insanları olarak katkıda bulunmak zorundayız" dedi.
Bu yıl vakıf olarak 400 öğrenciye burs vermeyi planladıklarını açıklayan Çelik, Çorumlu işadamlarının vereceği destekle bu hedefe ulaşacaklarının altını çizdi. Vali Nurullah Çakır ve Belediye Başkanı Muzaffer Külcü de başarılı öğrencilere destek verilmesi noktasında katkıda bulunan herkese teşekkür ettiler.
Yapılan konuşmaların ardından iftara katılan işadamlarına burs formları dağıtıldı. İftarda sonunda 25 öğrenciye burs vaadinde bulunan Çorum Belediyesi ve Ece Banyo Genel Müdürü Bülent Onur'a, 13 öğrenciye burs vaadinde bulunan Mensace Mermer Sanayi sahibi Sinan Sakman, 10 öğrenciye burs vaadinde bulunan Çorumgaz A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı'ya, 5'er öğrenciye bur vadinde bulunan işadamları Yaşar Balaban ve Recep Çelebioğlu'na plaket verildi. Programda ayrıca Sinpaş Yönetim Kurulu Başkanı
Avni Çelik 100 öğrenciye burs vereceğini açıkladı.
http://www.nevsehirmedya.com
2 Ağustos 2011 Salı
- Schengen'i vermediler fuarı aldık
Türk işadamları, vize engeli nedeniyle katılamadıkları Köln Anuga Fuarı'nı Türkiye'ye getirdi. İstanbul'da düzenlenecek fuarda katılımcı sayısının iki kat artması bekleniyor
Türk işadamlarının parasını aylar öncesinden yatırdığı halde Schengen engeline takılıp katılamadığı Almanya'daki Anuga Gıda Fuar'ı Türkiye'de yapılacak. Yaşanan sıkıntılar üzerine harekete geçen İstanbul İhracatçılar Birliği (İİB) ve Köln fuar yöneticileri, organizasyonun Türkiye'de yapılması için anlaştı. Böylece 55 yıldır Almanya'da düzenlenen dünyanın en büyük gıda fuarı artık İstanbul'da ziyaretçileri ile buluşacak. Türkiye'den her yıl 60'a yakın firmanın katıldığı Köln Anuga Fuarı, Avrupa ortak vizesi 'Schengen' mağdurları ile gündeme geldi. Türk işadamlarının yanı sıra Ortadoğu, Afrika ve Asya ülkelerindeki katılımcılar da fuara Schengen duvarı nedeniyle katılamadı. Ancak bardağı taşıran son damla nisan ayındaki fuara 17 firmanın vize alamadığı için katılamaması oldu. Fuarın açılışını yapan Dönemin Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın da tepkisine neden olan olaydan sonra Türk iş dünyası radikal bir karar alarak fuarın Türkiye'de yapılması için arayış başlattı. Fuar organizatörü Alman ISM firması, organizasyonun Türkiye'ye taşıma fikrine sıcak bakınca kısa bir süre içinde anlaşmaya varıldı.
KÖTÜ KOMŞU EV SAHİBİ YAPTI
Fuarın Türkiye'ye taşınması konusundaki görüşmeleri yürüten İstanbul İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Zekeriya Mete, "Alman yöneticiler de vize uygulamasından bıktı" diyor. Dünyanın en büyük gıda fuarının Türkiye'de yapılacak olmasının bir kazanç olduğunu da ifade eden Mete sözlerini şöyle sürdürüyor: "İşadamına uygulanan Schengen duvarı bize farklı bir kazanç olarak geri döndü. Kötü komşu insanı ev sahibi yapar örneğini yaşadık. Ayrıca Alman işadamları ve fuar yöneticileri de uygulanan vize prosedürlerinden bıktı. Biz fuarın Türkiye'ye getirilmesi görüşmelerinde dahi vize engeline takıldık. Benim başvurum 3 kez reddedildi."
ZİYARETÇİ İKİ KAT ARTACAK
Mete, fuarın Türkiye'de olmasının katılımcı sayısını da artıracağını ifade ediyor. Schengen nedeniyle Ortadoğu ve Afrika'daki işadamlarının da sıkıntı yaşadığını anlatan Mete, "Biz gelecek yıl katılımda rekor bekliyoruz. Alman yetkililer de bunun farkında ve fuara özel yeni imaj ve tanıtım çalışmaları yürütülüyor. Uzun vadede hedef ziyaretçi ve katılımcı sayısını iki katına çıkarmak" diyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonom
Türk işadamlarının parasını aylar öncesinden yatırdığı halde Schengen engeline takılıp katılamadığı Almanya'daki Anuga Gıda Fuar'ı Türkiye'de yapılacak. Yaşanan sıkıntılar üzerine harekete geçen İstanbul İhracatçılar Birliği (İİB) ve Köln fuar yöneticileri, organizasyonun Türkiye'de yapılması için anlaştı. Böylece 55 yıldır Almanya'da düzenlenen dünyanın en büyük gıda fuarı artık İstanbul'da ziyaretçileri ile buluşacak. Türkiye'den her yıl 60'a yakın firmanın katıldığı Köln Anuga Fuarı, Avrupa ortak vizesi 'Schengen' mağdurları ile gündeme geldi. Türk işadamlarının yanı sıra Ortadoğu, Afrika ve Asya ülkelerindeki katılımcılar da fuara Schengen duvarı nedeniyle katılamadı. Ancak bardağı taşıran son damla nisan ayındaki fuara 17 firmanın vize alamadığı için katılamaması oldu. Fuarın açılışını yapan Dönemin Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın da tepkisine neden olan olaydan sonra Türk iş dünyası radikal bir karar alarak fuarın Türkiye'de yapılması için arayış başlattı. Fuar organizatörü Alman ISM firması, organizasyonun Türkiye'ye taşıma fikrine sıcak bakınca kısa bir süre içinde anlaşmaya varıldı.
KÖTÜ KOMŞU EV SAHİBİ YAPTI
Fuarın Türkiye'ye taşınması konusundaki görüşmeleri yürüten İstanbul İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Zekeriya Mete, "Alman yöneticiler de vize uygulamasından bıktı" diyor. Dünyanın en büyük gıda fuarının Türkiye'de yapılacak olmasının bir kazanç olduğunu da ifade eden Mete sözlerini şöyle sürdürüyor: "İşadamına uygulanan Schengen duvarı bize farklı bir kazanç olarak geri döndü. Kötü komşu insanı ev sahibi yapar örneğini yaşadık. Ayrıca Alman işadamları ve fuar yöneticileri de uygulanan vize prosedürlerinden bıktı. Biz fuarın Türkiye'ye getirilmesi görüşmelerinde dahi vize engeline takıldık. Benim başvurum 3 kez reddedildi."
ZİYARETÇİ İKİ KAT ARTACAK
Mete, fuarın Türkiye'de olmasının katılımcı sayısını da artıracağını ifade ediyor. Schengen nedeniyle Ortadoğu ve Afrika'daki işadamlarının da sıkıntı yaşadığını anlatan Mete, "Biz gelecek yıl katılımda rekor bekliyoruz. Alman yetkililer de bunun farkında ve fuara özel yeni imaj ve tanıtım çalışmaları yürütülüyor. Uzun vadede hedef ziyaretçi ve katılımcı sayısını iki katına çıkarmak" diyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonom
- 43 milyarlık tokat
Dünya ekonomileri alarm verirken Türkiye'den kıskandıran haberler gelmeye devam ediyor. Hazine'nin iki günde gerçekleştirdiği ihalelere 43 milyar liralık teklif geldi, faiz düştü
Hazine 'Faiz artır' diyen kriz lobisine düzenlediği ihalelerle tokat gibi cevap verdi. Dün gerçekleşen iki ihaleye 38.2 milyar liralık talep gelirken 7.1 milyarlık borçlanma gerçekleşti. Böylece Türk hazinesi düzenlediği borçlanma ihalelerinde ihtiyacının 5.4 katı taleple karşılaşarak bu alanda dünyanın en iyi performanslarından birini göstermiş oldu.
GÖSTERGE FAİZİ DÜŞTÜ
TL cinsi 21 ay (651 gün) vadeli iskontolu gösterge tahvil ihalesine 36.1 milyarlık talep gelirken borçlanma tutarı 6.4 milyar lira olarak gerçekleşti. İhalede bileşik faiz 19 Temmuz'da yapılan ihaleye göre yüzde 0.06 puan düşüşle yüzde 8.76'ya indi. Hazine'nin düzenlediği TL cinsi 10 yıl (3640 Gün) vadeli TÜFE´ye endeksli 6 ayda bir kupon ödemeli tahvil ihalesine de 2.2 milyarlık talep gelirken borçlanma tutarı 688 milyon lira olarak gerçekleşti.
2 GÜNDE REKOR KIRILDI
Hazine'nin pazartesi günü yaptığı ihaleye de toplam 4.5 milyar lira talep gelmişti. Böylece 2 günde ihalelere gelen teklif miktarı 42.8 milyarı geçti. Hazine'nin 21 aylık tahvil ihalesinde satılacak kağıtların geri ödemesi 15 Mayıs 2013 olarak öngörüldü. TÜFE'ye endeksli tahvil ihalesinde kağıtların geri ödemesi 21 Temmuz 2021 tarihinde yapılacak. Hazine bugün 11.7 milyarlık itfa gerçekleştirecek. Bankacılar ihaleleri Hazine açısından 'gayet başarılı' olarak gösteriyor.
HÜKÜMET ZORDA
İsrail'de halk ekonomik sıkıntılar nedeniyle hükümeti protesto ediyor. Zor durumda kalan hükümet petrol fiyatlarına yaptığı zammı geri aldı. Gıda fiyatlarını da azaltacağını açıkladı.
REKOR FAİZE 'ACİL' TOPLANTI
Avrupa'nın ikinci en yüksek borçlu ülkesi İtalya'nın devlet tahvil faizleri 11 yılın en yüksek seviyesine yükseldi. İtalyan Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti, merkez bankası, piyasa denetleme kurumu, sigorta sektörü denetleme kurumu ve hükümet temsilcilerinden oluşan Finansal İstikrar Kurulu'nu acil toplantı için çağırdı. Milano borsası Nisan 2009'dan bu yana en düşük seviyeyi gördü.
ZAPATERO TATİLİ YARIDA KESTİ
İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero, İspanya'nın risk priminin tarihin en yüksek seviyelerine çıkması sonrasında ekonomideki gelişmeleri izlemek için tatilini erteledi. Ekonomi bakanlığı euro bölgesindeki borç krizinde son durumla ilgili olarak diğer Avrupa ülkelerinin ekonomi bakanlıklarıyla sürekli iletişim halinde olduklarını açıkladı.
RUM EKONOMİSİ KONTROLDEN ÇIKTI 
Rum Maliye Bakanlığı, bütçe rakamlarını açıkladı. Yılın ilk yarısında açık yüzde 3.47'ye yükseldi. Gazeteler resmi verilerin ekonominin kontrolden çıktığı yönündeki endişeleri doğruladığını yazıyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonom
Hazine 'Faiz artır' diyen kriz lobisine düzenlediği ihalelerle tokat gibi cevap verdi. Dün gerçekleşen iki ihaleye 38.2 milyar liralık talep gelirken 7.1 milyarlık borçlanma gerçekleşti. Böylece Türk hazinesi düzenlediği borçlanma ihalelerinde ihtiyacının 5.4 katı taleple karşılaşarak bu alanda dünyanın en iyi performanslarından birini göstermiş oldu.
GÖSTERGE FAİZİ DÜŞTÜ
TL cinsi 21 ay (651 gün) vadeli iskontolu gösterge tahvil ihalesine 36.1 milyarlık talep gelirken borçlanma tutarı 6.4 milyar lira olarak gerçekleşti. İhalede bileşik faiz 19 Temmuz'da yapılan ihaleye göre yüzde 0.06 puan düşüşle yüzde 8.76'ya indi. Hazine'nin düzenlediği TL cinsi 10 yıl (3640 Gün) vadeli TÜFE´ye endeksli 6 ayda bir kupon ödemeli tahvil ihalesine de 2.2 milyarlık talep gelirken borçlanma tutarı 688 milyon lira olarak gerçekleşti.
2 GÜNDE REKOR KIRILDI
Hazine'nin pazartesi günü yaptığı ihaleye de toplam 4.5 milyar lira talep gelmişti. Böylece 2 günde ihalelere gelen teklif miktarı 42.8 milyarı geçti. Hazine'nin 21 aylık tahvil ihalesinde satılacak kağıtların geri ödemesi 15 Mayıs 2013 olarak öngörüldü. TÜFE'ye endeksli tahvil ihalesinde kağıtların geri ödemesi 21 Temmuz 2021 tarihinde yapılacak. Hazine bugün 11.7 milyarlık itfa gerçekleştirecek. Bankacılar ihaleleri Hazine açısından 'gayet başarılı' olarak gösteriyor.
HÜKÜMET ZORDA
İsrail'de halk ekonomik sıkıntılar nedeniyle hükümeti protesto ediyor. Zor durumda kalan hükümet petrol fiyatlarına yaptığı zammı geri aldı. Gıda fiyatlarını da azaltacağını açıkladı.
REKOR FAİZE 'ACİL' TOPLANTI
Avrupa'nın ikinci en yüksek borçlu ülkesi İtalya'nın devlet tahvil faizleri 11 yılın en yüksek seviyesine yükseldi. İtalyan Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti, merkez bankası, piyasa denetleme kurumu, sigorta sektörü denetleme kurumu ve hükümet temsilcilerinden oluşan Finansal İstikrar Kurulu'nu acil toplantı için çağırdı. Milano borsası Nisan 2009'dan bu yana en düşük seviyeyi gördü.
ZAPATERO TATİLİ YARIDA KESTİ
İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero, İspanya'nın risk priminin tarihin en yüksek seviyelerine çıkması sonrasında ekonomideki gelişmeleri izlemek için tatilini erteledi. Ekonomi bakanlığı euro bölgesindeki borç krizinde son durumla ilgili olarak diğer Avrupa ülkelerinin ekonomi bakanlıklarıyla sürekli iletişim halinde olduklarını açıkladı.
RUM EKONOMİSİ KONTROLDEN ÇIKTI 
Rum Maliye Bakanlığı, bütçe rakamlarını açıkladı. Yılın ilk yarısında açık yüzde 3.47'ye yükseldi. Gazeteler resmi verilerin ekonominin kontrolden çıktığı yönündeki endişeleri doğruladığını yazıyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonom
- 200 bin Batılı'nın CV'si Türkiye'de
Avrupa ve Amerika'da kriz nedeniyle ardı ardına gelen işten çıkarmalar, Batılı çalışanların gözünü dünyanın en çok istihdam yaratan ülkesi Türkiye'ye çevirdi. Başta Avrupa olmak üzere yaklaşık 200 bin kişi Türkiye'de çalışmak için CV yolladı
Avrupa ve Amerika'da yaşanan kriz, güçlü bir ekonomiye sahip olan Türkiye'yi yabancılar için istihdam anlamında çekim merkezi haline getirdi. Başta Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkelerden Türkiye'de çalışmak için CV gönderenlerin sayısı 200 bine dayandı. Almanya, Fransa, Hollanda, Yunanistan ve ABD uyruklular başı çekiyor. En fazla iş arayan mesleklerin başında ise dış ticaret ve pazarlama geliyor.
ÇEKİM MERKEZİ
Son araştırmalara göre, Avrupa ve Amerika'dan 200 bin yabancı uyruklu kişi Türkiye'de iş arıyor. İş bulmak için interneti kullanan yabancılar en fazla finans alanındaki fırsatları kovalıyor. Sadece kendi sitelerinde 120 bin 524 yabancı uyruklu adayın iş aradığını söyleyen Secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü, "Türkiye her haliyle bir cazibe merkezi olduğunu gösteriyor. Türkiye'nin dünya kriz ile boğuşurken, özellikle gençler için istihdam anlamında fırsat yaratır konuma geldiğini de anlatan Tütüncü sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, sadece yabancı şirketler için değil, yabancı çalışanlar için de çekim merkezi durumda. Avrupa, hem yaşamak hem de çalışmak için cazibesini yitirmiş durumda. Başvuruların artmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.
DÜNYA DARDA
Türkiye'nin sadece yabancı turistler için değil, turizm sektöründe iş arayan yabancı çalışanlar için de cennet olduğunu gösteriyor. Zira turizm yüzde 6.4 oranıyla tekstil sektörünün (yüzde 8.4) ardından en çok başvurulan ikinci sektör konumunda. Bunları inşaat (yüzde 6), eğitim (yüzde 5.9), otomotiv (yüzde 5.8), gıda (yüzde 5.5), bilgi teknolojileri (yüzde 5), bankacılık/ finans (yüzde 4.5), mağazacılık/ perakendecilik (yüzde 4.4) ve elektrik/elektronik (yüzde 3.8) takip ediyor.
"Türkiye'yi kriz olmadığı için tercih ettim"
Venessa Alieno (Portekiz) Portekiz'de finans okudum. Burada 2 yıldır iş bulamayınca bir arkadaşımın tavsiyesi ile secretcv. com'a CV bıraktım. Kısa sürede geri dönüş aldım. 2012 yılını Türkiye'de geçirmek istiyorum.
Albert Houg (Hollanda) Türk komşularımız ile geçen yıl Türkiye'deydim. Ülkenizde kriz olmadığını görünce şansımı denemek istedim.
Borislava Ana (Bulgaristan) Moda tasarımcısıyım ve 10 yıllık iş tecrübem var. Türkiye'de tekstil sektörü çok güçlü. İş imkânlarını internetten araştırıyorum.
Tekstil ve turizm gözde
TÜRKİYE'YE yerleşerek yeni bir hayat kurma hayali kuran yabancıların en çok satış (yüzde 11), dış ticaret (yüzde 6.4), pazarlama (yüzde 6), muhasebe (yüzde 5.9), yönetim (yüzde 5.6), eğitim (yüzde 5.4), üretim (yüzde 4.4), müşteri hizmetleri (yüzde 4.2), halkla ilişkiler (yüzde 3.6) ve idari işler (yüzde 3.1) alanında çalışmak istediği anlaşılıyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonomi
Avrupa ve Amerika'da yaşanan kriz, güçlü bir ekonomiye sahip olan Türkiye'yi yabancılar için istihdam anlamında çekim merkezi haline getirdi. Başta Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkelerden Türkiye'de çalışmak için CV gönderenlerin sayısı 200 bine dayandı. Almanya, Fransa, Hollanda, Yunanistan ve ABD uyruklular başı çekiyor. En fazla iş arayan mesleklerin başında ise dış ticaret ve pazarlama geliyor.
ÇEKİM MERKEZİ
Son araştırmalara göre, Avrupa ve Amerika'dan 200 bin yabancı uyruklu kişi Türkiye'de iş arıyor. İş bulmak için interneti kullanan yabancılar en fazla finans alanındaki fırsatları kovalıyor. Sadece kendi sitelerinde 120 bin 524 yabancı uyruklu adayın iş aradığını söyleyen Secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü, "Türkiye her haliyle bir cazibe merkezi olduğunu gösteriyor. Türkiye'nin dünya kriz ile boğuşurken, özellikle gençler için istihdam anlamında fırsat yaratır konuma geldiğini de anlatan Tütüncü sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye, sadece yabancı şirketler için değil, yabancı çalışanlar için de çekim merkezi durumda. Avrupa, hem yaşamak hem de çalışmak için cazibesini yitirmiş durumda. Başvuruların artmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.
DÜNYA DARDA
Türkiye'nin sadece yabancı turistler için değil, turizm sektöründe iş arayan yabancı çalışanlar için de cennet olduğunu gösteriyor. Zira turizm yüzde 6.4 oranıyla tekstil sektörünün (yüzde 8.4) ardından en çok başvurulan ikinci sektör konumunda. Bunları inşaat (yüzde 6), eğitim (yüzde 5.9), otomotiv (yüzde 5.8), gıda (yüzde 5.5), bilgi teknolojileri (yüzde 5), bankacılık/ finans (yüzde 4.5), mağazacılık/ perakendecilik (yüzde 4.4) ve elektrik/elektronik (yüzde 3.8) takip ediyor.
"Türkiye'yi kriz olmadığı için tercih ettim"
Venessa Alieno (Portekiz) Portekiz'de finans okudum. Burada 2 yıldır iş bulamayınca bir arkadaşımın tavsiyesi ile secretcv. com'a CV bıraktım. Kısa sürede geri dönüş aldım. 2012 yılını Türkiye'de geçirmek istiyorum.
Albert Houg (Hollanda) Türk komşularımız ile geçen yıl Türkiye'deydim. Ülkenizde kriz olmadığını görünce şansımı denemek istedim.
Borislava Ana (Bulgaristan) Moda tasarımcısıyım ve 10 yıllık iş tecrübem var. Türkiye'de tekstil sektörü çok güçlü. İş imkânlarını internetten araştırıyorum.
Tekstil ve turizm gözde
TÜRKİYE'YE yerleşerek yeni bir hayat kurma hayali kuran yabancıların en çok satış (yüzde 11), dış ticaret (yüzde 6.4), pazarlama (yüzde 6), muhasebe (yüzde 5.9), yönetim (yüzde 5.6), eğitim (yüzde 5.4), üretim (yüzde 4.4), müşteri hizmetleri (yüzde 4.2), halkla ilişkiler (yüzde 3.6) ve idari işler (yüzde 3.1) alanında çalışmak istediği anlaşılıyor.
http://www.sabah.com.tr/Ekonomi
- Engellilere iş müjdesi
Engellilere iş müjdesi Kamu kurumları, artık özürlü istihdamı için ayrı ayrı sınav yapmak zorunda kalmayacak.
Kamu kurumları, artık özürlü istihdamı için ayrı ayrı sınav yapmak zorunda kalmayacak. Yapılacak merkezi sınavla, özürlü istihdamında kadroların boş kalmasına neden olan sıkıntılar ortadan kalkacak.
Alınan bilgiye göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanan, Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları İle Yapılacak Merkezi Sınav ve Kura Usulü Hakkında Yönetmelik Taslağı, Bakan Faruk Çelik'in imzasıyla Başbakanlığa gönderdi. Mevcut uygulamada, kamu kurum ve kuruluşlarının dolu memur kadro sayılarının yüzde 3'ü oranında özürlü memur istihdam etme zorunluluğu bulunuyor. Kamu kurum ve kuruluşları özürlü personel alımı amacıyla Nisan-Mayıs, Temmuz-Ağustos ve Ekim-Kasım dönemleri olmak üzere 3 dönemde sınav açabiliyor. Bu dönemlere ilişkin sınav duyuruları ise ilgili kurumlarca Mart, Haziran ve Eylül aylarının son günü itibarıyla Devlet Personel Başkanlığında olacak şekilde gönderiliyor. Devlet Personel Başkanlığı ise bu duyuruları Resmi Gazete ve ülke çapında tirajı yüksek bir gazetede ilan ediyor. Özürlü personel alımı amacıyla açılan sınavlar ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılıyor.
Maliye, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, ÖSYM Başkanlığı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu, Engelliler Konfederasyonu ve Sayıştay'ın görüş ve önerileri de dikkate alınarak hazırlanan yönetmelik taslağı ile kamuda özürlü istihdamında bir dizi değişiklik yapılacak. Yönetmelik taslağına göre, Özürlü Memur Seçme Sınavı, merkezi olarak yapılacak, yerleştirmeler de bu sınava ve/veya kura usulüne göre merkezi olarak gerçekleştirilecek. Sınav, özür grupları itibariyle orta öğretim, önlisans veya lisans düzeyinde eğitim veren kurumlardan mezun olan özürlüler için ayrı ayrı yapılacak. Kura ise devlet memuru olabilmek için asgari eğitim olan ilköğretim ve ilkokul mezunu özürlüler için uygulanacak.
Merkezi sınav, kura ve yerleştirme Devlet Personel Başkanlığı tarafından yapılacak veya Başkanlık adına bir kamu kurum veya kuruluşuna yaptırılacak. Özürlü çalıştırma yükümlülüğü kapsamına düzenleyici ve denetleyici kurumlar da dahil edilecek. Özürlülerce talep edilmesi halinde merkezi sınavda uygun refakatçi temin edilecek. Merkezi sınav sonuçları 2 yıl geçerli olacak, ancak bu süre içinde yeni bir sınav yapılamaması durumunda, sınav sonuçlarının geçerliliği, bir sonraki sınava kadar devam edecek. Yerleştirme işlemi özürlülerin kadro ve kurum tercihlerine göre yılda bir defa yapılacak. Herhangi bir kadroya yerleştirilen adaylar, iki yıl geçmedikçe başka kadrolara yerleştirilemeyecek. Kamu kurum ve kuruluşları, bir sonraki yılda özür memur alımı yapacakları kadrolarını, atama sonucu göreve başlatılanları, göreve başlamayanları ve diğer bilgileri başkanlığa online gönderecek.
''KAMUDA DA SIKINTI VARDI''
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, engelli vatandaşların çalışma hayatı içinde yer almalarının büyük önem arz ettiğini söyledi. Engelli istihdamının artırılması adına son dönemde çeşitli önlemler alındığını ve bazı yasal düzenlemelerin hayata geçirildiğini dile getiren Çelik, şunları kaydetti: ''Özel sektörde engelli istihdamında yaşanan sıkıntıların yanında kamu kurum ve kuruluşlarında da sınav yapma ve işe yerleştirme konularında bazı sıkıntılar bulunmaktaydı. Bunun yanında, işe alım usulleri ve bürokrasi nedeniyle de çeşitli sorunlar yaşanmaktaydı. Bazı kurumlar engelli çalıştırılması ve zorunlu kontenjanlarının doldurulması konusunda çeşitli zamanlarda uyarılmalarına rağmen bu konudan istenilen noktaya bir türlü gelinemiyordu. Tüm bu sıkıntıları ortadan kaldırabilmek amacıyla bakan arkadaşım Sayın Hayati Yazıcı döneminde başlatılan bir çalışma bu yönetmelikle hayat bulacak. Artık kamuda engelli istihdamı konusunda yaşanan tüm sıkıntılar sona erecek. Kamu kurum ve kuruluşları bu yönetmelikten sonra özürlü çalıştırma zorunluluğuna yönelik tüm sorumluluğunu tek elden yerine getirmiş olacak. Bu uygulamayla kurumlar da rahat bir nefes alacak.''
http://finanshaber.mynet.com
Kamu kurumları, artık özürlü istihdamı için ayrı ayrı sınav yapmak zorunda kalmayacak. Yapılacak merkezi sınavla, özürlü istihdamında kadroların boş kalmasına neden olan sıkıntılar ortadan kalkacak.
Alınan bilgiye göre, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanan, Özürlülerin Devlet Memurluğuna Alınma Şartları İle Yapılacak Merkezi Sınav ve Kura Usulü Hakkında Yönetmelik Taslağı, Bakan Faruk Çelik'in imzasıyla Başbakanlığa gönderdi. Mevcut uygulamada, kamu kurum ve kuruluşlarının dolu memur kadro sayılarının yüzde 3'ü oranında özürlü memur istihdam etme zorunluluğu bulunuyor. Kamu kurum ve kuruluşları özürlü personel alımı amacıyla Nisan-Mayıs, Temmuz-Ağustos ve Ekim-Kasım dönemleri olmak üzere 3 dönemde sınav açabiliyor. Bu dönemlere ilişkin sınav duyuruları ise ilgili kurumlarca Mart, Haziran ve Eylül aylarının son günü itibarıyla Devlet Personel Başkanlığında olacak şekilde gönderiliyor. Devlet Personel Başkanlığı ise bu duyuruları Resmi Gazete ve ülke çapında tirajı yüksek bir gazetede ilan ediyor. Özürlü personel alımı amacıyla açılan sınavlar ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılıyor.
Maliye, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları, Özürlüler İdaresi Başkanlığı, ÖSYM Başkanlığı, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu, Engelliler Konfederasyonu ve Sayıştay'ın görüş ve önerileri de dikkate alınarak hazırlanan yönetmelik taslağı ile kamuda özürlü istihdamında bir dizi değişiklik yapılacak. Yönetmelik taslağına göre, Özürlü Memur Seçme Sınavı, merkezi olarak yapılacak, yerleştirmeler de bu sınava ve/veya kura usulüne göre merkezi olarak gerçekleştirilecek. Sınav, özür grupları itibariyle orta öğretim, önlisans veya lisans düzeyinde eğitim veren kurumlardan mezun olan özürlüler için ayrı ayrı yapılacak. Kura ise devlet memuru olabilmek için asgari eğitim olan ilköğretim ve ilkokul mezunu özürlüler için uygulanacak.
Merkezi sınav, kura ve yerleştirme Devlet Personel Başkanlığı tarafından yapılacak veya Başkanlık adına bir kamu kurum veya kuruluşuna yaptırılacak. Özürlü çalıştırma yükümlülüğü kapsamına düzenleyici ve denetleyici kurumlar da dahil edilecek. Özürlülerce talep edilmesi halinde merkezi sınavda uygun refakatçi temin edilecek. Merkezi sınav sonuçları 2 yıl geçerli olacak, ancak bu süre içinde yeni bir sınav yapılamaması durumunda, sınav sonuçlarının geçerliliği, bir sonraki sınava kadar devam edecek. Yerleştirme işlemi özürlülerin kadro ve kurum tercihlerine göre yılda bir defa yapılacak. Herhangi bir kadroya yerleştirilen adaylar, iki yıl geçmedikçe başka kadrolara yerleştirilemeyecek. Kamu kurum ve kuruluşları, bir sonraki yılda özür memur alımı yapacakları kadrolarını, atama sonucu göreve başlatılanları, göreve başlamayanları ve diğer bilgileri başkanlığa online gönderecek.
''KAMUDA DA SIKINTI VARDI''
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, engelli vatandaşların çalışma hayatı içinde yer almalarının büyük önem arz ettiğini söyledi. Engelli istihdamının artırılması adına son dönemde çeşitli önlemler alındığını ve bazı yasal düzenlemelerin hayata geçirildiğini dile getiren Çelik, şunları kaydetti: ''Özel sektörde engelli istihdamında yaşanan sıkıntıların yanında kamu kurum ve kuruluşlarında da sınav yapma ve işe yerleştirme konularında bazı sıkıntılar bulunmaktaydı. Bunun yanında, işe alım usulleri ve bürokrasi nedeniyle de çeşitli sorunlar yaşanmaktaydı. Bazı kurumlar engelli çalıştırılması ve zorunlu kontenjanlarının doldurulması konusunda çeşitli zamanlarda uyarılmalarına rağmen bu konudan istenilen noktaya bir türlü gelinemiyordu. Tüm bu sıkıntıları ortadan kaldırabilmek amacıyla bakan arkadaşım Sayın Hayati Yazıcı döneminde başlatılan bir çalışma bu yönetmelikle hayat bulacak. Artık kamuda engelli istihdamı konusunda yaşanan tüm sıkıntılar sona erecek. Kamu kurum ve kuruluşları bu yönetmelikten sonra özürlü çalıştırma zorunluluğuna yönelik tüm sorumluluğunu tek elden yerine getirmiş olacak. Bu uygulamayla kurumlar da rahat bir nefes alacak.''
http://finanshaber.mynet.com
- Kahine göre yükselen yıldız Türkiye
Altın son 10 yılda yatırımcısına yüzde 3.000'e yakın kazandırdı.
İşin ilginci Nostradamus Yunanistan'daki krizi de bilmekle kalmadı, Türkiye'yi 'Doğu'nun yükselen yıldızı' olarak gösterdi.
Akşam'ın haberine göre Nostradamus, Yunanistan'daki krizi de bildi, 'Altın Çağ'ın şifresini çözen fanatiklerine yüzde 3.000'e yakın para kazandırdı. 1999 yılından bu yana çeyrek altındaki yükseliş yüzde 2.780, 24 ayar gram altındaki yükseliş ise yüzde 3.042 oldu. Asıl mesleği hekimlik ve eczacılık olan ünlü Fransız kahin Nostradamus'un kehanetleri sadece savaşlar ve felaketleri değil finans piyasalarında da takip edilir oldu. Nostradamus'un 1999 yılından yani milenyumdan itibaren dünya üzerinde tüm sistemlerin değişeceğini gösteren özel kehanetlerde bulunduğu belirten Akaşam Gazetesi Astroloji Yazarı Oğuzhan Ceyhan, '1999 yılının yedinci ayında olmak üzere, gökyüzünde Dehşetin muhteşem kralı gelecek gibi' açıklamalar yaparak, 11 Ağustos 1999'dan itibaren uygarlığın eski uygarlık olmayacağını söylemiştir. Nostradamus, Altın Çağ'ın bu yıkım ile beraber geleceğini, insanların hayali para ile değil gerçek emek ile uğraşacakları bir döneme doğru hızla gideceğini, doğuda sarı ırkın, Ortadoğu'da İslam'ın hızla yükseleceğini ve Batı uygarlığının da çok büyük çöküntülere uğrayacağını dörtlüklerinde söyler' dedi.
UZUN VADEDE 5 BİN DOLAR ÖNGÖRÜSÜ VAR
Nostradamus'un milenyumla birlikte 'Altın Çağ'ın başlayacağına vurgu yaptığını belirten Oğuzhan Ceyhan, 'Kehanete göre değer artışı sürecek' dedi. Nitekim, altın uzmanları da ons fiyatının kısa vadede 2 bin uzun vadede 5 bin doları görebilecileği öngörüsünde bulunarak, Nostradamus'un kehanetini haklı çıkartıyorlar...
KOMŞUDAKİ KRİZİ DE BİLDİ
'HER şeyin iyi, Güneş'in tümüyle faydalı ve Ay'ın bolluk timsali olduğu yerde, tümünün yıkımı yaklaşmakta, gökyüzünden kaderinizi değiştirmek için ilerler, aynı ülkede yedinci taş olarak (V-32)' şeklinde geçen dörtlüğün Yunanistan'ı tarif ettiğini belirten Ceyhan, şöyle devam etti: Yedinci taş, yedi iyon adasını işaret eder. Yine Yunanistan'la ilgili oluşacak problem Dörtlük V-90'da 'Yunan Adaları'nda çok büyük kıtlık, dokuz ay sürecek ve chersonese'in her yanında' şeklinde ifade edilmiştir. Açıkça yer ve zaman veren Nostradamus, Yunanistan'ın ekonomik olarak ciddi anlamda zorlanacağını bilmiştir.'
DOĞUNUN YÜKSELEN YILDIZ İLE TÜRKİYE'Yİ İŞARET EDİYOR
Nostramus'un bir başka dörtlüğünde 'Sakallı yıldız görünürken, üç büyük prens düşman olacak, gökyüzünden gelen darbe barışı ve dünyayı sarsıyor. Pro ve Tiber taşıyor, yılan kıyıya yerleşiyor' ifadesine yer verdiğini belirten Oğuzhan Ceyhan'a göre; üç büyük prens İtalya, Fransa ve İspanya... Pro ve Tiber, Yunanistan ve İtalya civarında bir problemin olduğuna işaret ediyor. Doğu'nun Yükselen Yıldızı' tamlamasıyla da Türkiye kastediliyor. Ceyhun bununla ilgili olarak 'Avrupa krizle boğuşurken, Türkiye krizlere direniyor. Astrolojik veriler de ülkemizin bu krizden fazla zarar görmeden çıkacağını gösteriyor' dedi.
http://finanshaber.mynet.com
İşin ilginci Nostradamus Yunanistan'daki krizi de bilmekle kalmadı, Türkiye'yi 'Doğu'nun yükselen yıldızı' olarak gösterdi.
Akşam'ın haberine göre Nostradamus, Yunanistan'daki krizi de bildi, 'Altın Çağ'ın şifresini çözen fanatiklerine yüzde 3.000'e yakın para kazandırdı. 1999 yılından bu yana çeyrek altındaki yükseliş yüzde 2.780, 24 ayar gram altındaki yükseliş ise yüzde 3.042 oldu. Asıl mesleği hekimlik ve eczacılık olan ünlü Fransız kahin Nostradamus'un kehanetleri sadece savaşlar ve felaketleri değil finans piyasalarında da takip edilir oldu. Nostradamus'un 1999 yılından yani milenyumdan itibaren dünya üzerinde tüm sistemlerin değişeceğini gösteren özel kehanetlerde bulunduğu belirten Akaşam Gazetesi Astroloji Yazarı Oğuzhan Ceyhan, '1999 yılının yedinci ayında olmak üzere, gökyüzünde Dehşetin muhteşem kralı gelecek gibi' açıklamalar yaparak, 11 Ağustos 1999'dan itibaren uygarlığın eski uygarlık olmayacağını söylemiştir. Nostradamus, Altın Çağ'ın bu yıkım ile beraber geleceğini, insanların hayali para ile değil gerçek emek ile uğraşacakları bir döneme doğru hızla gideceğini, doğuda sarı ırkın, Ortadoğu'da İslam'ın hızla yükseleceğini ve Batı uygarlığının da çok büyük çöküntülere uğrayacağını dörtlüklerinde söyler' dedi.
UZUN VADEDE 5 BİN DOLAR ÖNGÖRÜSÜ VAR
Nostradamus'un milenyumla birlikte 'Altın Çağ'ın başlayacağına vurgu yaptığını belirten Oğuzhan Ceyhan, 'Kehanete göre değer artışı sürecek' dedi. Nitekim, altın uzmanları da ons fiyatının kısa vadede 2 bin uzun vadede 5 bin doları görebilecileği öngörüsünde bulunarak, Nostradamus'un kehanetini haklı çıkartıyorlar...
KOMŞUDAKİ KRİZİ DE BİLDİ
'HER şeyin iyi, Güneş'in tümüyle faydalı ve Ay'ın bolluk timsali olduğu yerde, tümünün yıkımı yaklaşmakta, gökyüzünden kaderinizi değiştirmek için ilerler, aynı ülkede yedinci taş olarak (V-32)' şeklinde geçen dörtlüğün Yunanistan'ı tarif ettiğini belirten Ceyhan, şöyle devam etti: Yedinci taş, yedi iyon adasını işaret eder. Yine Yunanistan'la ilgili oluşacak problem Dörtlük V-90'da 'Yunan Adaları'nda çok büyük kıtlık, dokuz ay sürecek ve chersonese'in her yanında' şeklinde ifade edilmiştir. Açıkça yer ve zaman veren Nostradamus, Yunanistan'ın ekonomik olarak ciddi anlamda zorlanacağını bilmiştir.'
DOĞUNUN YÜKSELEN YILDIZ İLE TÜRKİYE'Yİ İŞARET EDİYOR
Nostramus'un bir başka dörtlüğünde 'Sakallı yıldız görünürken, üç büyük prens düşman olacak, gökyüzünden gelen darbe barışı ve dünyayı sarsıyor. Pro ve Tiber taşıyor, yılan kıyıya yerleşiyor' ifadesine yer verdiğini belirten Oğuzhan Ceyhan'a göre; üç büyük prens İtalya, Fransa ve İspanya... Pro ve Tiber, Yunanistan ve İtalya civarında bir problemin olduğuna işaret ediyor. Doğu'nun Yükselen Yıldızı' tamlamasıyla da Türkiye kastediliyor. Ceyhun bununla ilgili olarak 'Avrupa krizle boğuşurken, Türkiye krizlere direniyor. Astrolojik veriler de ülkemizin bu krizden fazla zarar görmeden çıkacağını gösteriyor' dedi.
http://finanshaber.mynet.com
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)